11 Ocak 2019 haftasında 1'i yerli toplam 7 film vizyona giriyor.
İngiltere'nin ezilen ve fakirlerin yanında, güçlü ve zenginlerin karşısında olan halk kahramanı Robin Hood'un hikayesinin anlatıldığı yapımda ünlü aktör Taron Egerton, Robin rolüyle karşımıza çıkıyor. Robin'in henüz bir kahramana dönüşmediği dönemleri konu alan filmde, Haçlı Seferleri'nden dönen genç adamı yolsuzluk ve kötülüklerle dolu Sherwood ormanı karşılar. Buradaki yozlaşmaya engel olmaya kararlı birkaç kanun kaçağı ile bir araya gelen Robin, bir yandan halkın ekonomik sıkıntılarına bir çözüm bulmaya çalışır, bir yandan da Nottingham Şerifi'ni dize getirmek için uğraşır.
Ralph ve İnternet - Oyunbozan Ralph 2
Sevilen karakter Ralph ve Vanellope von Schweetz, Vanellope'nin “Sugar Rush” adlı video oyununu kurtarmak için internetin keşfedilmemiş, engin ve heyecanlı dünyasına dalarlar. Kendilerine yol göstermeleri için internet vatandaşlarına yani nettaşlara bel bağlarlar. Yardım eli uzatanlar arasında, trend yaratan websitesi “BuzzzTube”un yöneticisi olan, Ev-vet ve Kargaşa Yarışı isimli online araba oyununun sıkı sürücüsü Shank vardır. Vanellope, Shank’a o kadar hayranlık duyar ki Ralph tek arkadaşını kaybetmekten oldukça korkar. Ralph ve Vanellope tahmin bile edemeyecekleri kadar büyük bir maceraya atılırlar.
2015 yapımı Creed: Efsanenin Doğuşu filminin devamı olan yapımda, Michael B. Jordan'ı bir sonraki büyük mücadelesi için hazırlanan Adonis Creed rolünde göreceğiz. Creed II'de, Sylvester Stallone sert boksör Rocky Balboa rolüne bir kez daha geri dönüyor ve Adonis Creed'in mentorü oluyor. Ancak bu kez hem kişisel hem de profesyonel mücadeleler türlü türlü sorun çıkarmaktadır ve bir sonraki büyük rakibin Rocky IV'ten Ivan Drago'nun oğlu olması ile Rocky efsanesi de kendini gösterecektir.
Gerilim/bilimkurgu türündeki yapımda Keanu Reeves'in canlandırdığı nörobilimci William Foster, ailesini bir araba kazasında trajik bir şekilde kaybetmesinin ardından insan bilincini bir bilgisayara aktarmanın eşiğindedir. Ailesini geri döndürmek konusunda için umutsuz olan William, onların vücutlarını da gizlice kopyalayarak klonlar yaratmasına yardım etmesi için bilim adamı dostu Ed Whittle'dan yardım ister. Ancak kısa bir süre sonra, dört aile üyesinden sadece üçünü hayata döndürebileceklerini öğrenip korkunç bir seçimle yüzleşir.
Zeytinburnu’nda, eniştesi Münir’le birlikte kiralık araba şirketi işleten Baybars’ın çeşitli kurnazlıklarla geçen hayatı bir gün eniştesinin arabasının çalınmasıyla değişir. Çalınan arabalayı bulmak ve hırsızlara dersini vermek Baybars'la Münir için bir prestij meselesidir. Bu amaçla İstanbul’dan Bodrum’a gelen ikili, bir anda kendilerini bir mafya değiş tokuşunun arasında bulur. Mafyaya bulaşmaları kaldıkları otelde de bir sürü karışıklık yaşanmasına neden olur. İki kafadar; silahlar, polis ve mafyanın ortasında kalarak içinden çıkılamaz bir duruma girer.
Sara, arkadaşı Will'i ziyarete gittiğinde olacaklardan habersizdir. Will'in yanına geldikten kısa bir süre sonra sanrılar görmeye başlar ve görünmeyen bir güç tarafından yönlendirilerek girdiği yüzme havuzunda dünya dışı bir yaratığın saldırısına uğrar. Sara kurtulsa da kendisi dahil o suya temas etmiş herkesin büyük bir tehlike altında olduğunu anlaması uzun sürmez.
71. Cannes Film Festivali'nden FIPRESCI ödülü ile dönen Lee Chang-dong'un yeni filmi Şüphe, dünyaca ünlü Japon yazar Haruki Murakami'nin kısa bir öyküsünden filme uyarlandı. Sıradan bir genç olan Jongsu, bir zamanlar aynı mahallede yaşadığı Haemi isimli bir kızla karşılaşır. Haemi kendisine bir gezi için Afrika’ya gideceğini söyler ve kedisine bakıp bakamayacağını sorar. Bu teklifi kabul eden Jongsu bir yandan kediye bakarken bir yandan da Haemi'nin dönüşünü bekler. Ancak Haemi dönüşte gezi sırasında tanıştığı Ben adlı bir adamı da yanında getirir. Ben bir gün Jongsu’ya ilginç bir hobisini anlatır. Ancak Jongsu'nun Ben'le ilgili edindiği bu yeni bilgi içini kemiren bir şüphenin ve paranoyanın tohumunu atar. Film, Yabancı Dilde En İyi Film Dalında son dokuza kalarak Güney Kore'nin Oscar adayı oldu.