2022'nin En iyi Türk Filmleri

Genç bir başsavcı olan Emre, küçük Balkaya kasabasına yeni atanır. Kendini büyük bir ciddiyetle işine verir ve başta belediye başkanı Selim olmak üzere şehrin ileri gelenleri onu büyük bir saygıyla karşılar. Ancak bu sıcak karşılamaya rağmen, ilk andan itibaren bir takım garip ve gergin etkileşimler yaşar. Emre ile belediye başkanı Selim, yerel gazeteci Murat ve kasabanın eşrafı arasında yaşanan çekişmeler gün geçtikçe artar.

Cannes Film Festivali 2022 resmi seçkisine seçilen film, "Belirli Bir Bakış" bölümünde gösterildi.

Artık görüşmeyen, Y kuşağına ait iki okul arkadaşı olan Emir Can ve Yusuf Efe, yıllar sonra Beyoğlu’nda bir çilingir sofrasında bir araya gelir. Biri evli ve çocuklu olan iki eski “dost” demlendikçe, özgür ve toksik maskülenliğin hâkim olmadığı bir coğrafyada, daha başka bir hikâyelerinin olabileceğini fark eder.

Acı bir kaybı takiben köyden kente göçen bir aile, 30 yılın ardından eski evlerinde yeniden bir araya geliyor.

Türk arabesk şarkıcısı Bergen, hayatındaki tüm zorluklara rağmen ayakta kalma mücadelesi vermektedir. "Acıların Kadını" lakaplı ünlü arabesk sanatçısı Bergen’in hayatının anlatıldığı bu filmde Bergen'e Farah Zeynep Abdullah hayat veriyor. 

Yüzbaşı Salih, Asteğmen Kerim ile Dalyan'a doğru yola çıkar. Tek dileği, Kerim'i büyük aşkı Elif'e kavuşturmaktır. Ancak bu yolculuk geçmişle hesaplaşmasına yol açar.

60 yıl kadar önce, dünyayı kasıp kavuran bir merak konusu vardı: Uzay. Böyle bir dönemde, bir grup lise öğrencisi ve arkadaşları Bandırma'da benzer bir merak duyup Bandırma Füze Kulübü isimli bir kulüp kurarlar. Bu grubun hayali ise uzaya bir roket göndermektir.

Toplu bir öfkenin parçası haline gelen İshak, Anadolu'da küçük bir köyde vicdanıyla, etrafındaki sessizliğin şiddetiyle mücadele eder.

"Kesişme: İyi ki Varsın Eren", Trabzon Maçka'da teröristlerle yapılan çatışma sırasında hayatını kaybeden 15 yaşındaki Eren Bülbül ile onu korumak için 41. Yaş gününde 41 mermiyle şehit olan Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik’in hikayesini anlatıyor.

Yetiştirme yurdunda büyüyen iki yakın dost Yılmaz ve Müjdat’a manevi babaları gibi olan Erkan ve Bülent’ten boya ve kaporta dükkanı miras kalır. Yaşlı bir adamın arabasını iki sokak öteye bırakmak için çıktıkları yol, gece yarısı arabaya düz kontakt yapılırken onları gören yaşlı adamın kalbinin dayanamaması ile hiç beklemedikleri bir yere çıkar. Olaylar, Yılmaz ve Müjdat’ın yaşlı adamın cesedini yakıt tankına koymalarını gerektiren bir noktaya varır. Dükkanda araba boyamaya devam eden ikili, cesedin bulunduğu yakıt tankından alınan tinerle boyadıkları arabaların muhteşem gözükmeye başladığını fark ederler.

Gönül, gençlik yıllarında sevdiği kadına kavuşamayan Mirze Dede'nin başını çektiği; konar göçer, müzisyen, kareçi topluğunun, mülkiyetsiz ve sevda peşinde koşan yaşamlarından bir kesit sunuyor.