21. Yüzyılda Çekilmiş En İyi Siyah Beyaz Filmler
Sinema tarihinin ilk eserleri siyah beyaz olarak izleyici ile buluştu. Yıllar içinde teknolojinin gelişmesi ile renkli filmler ortaya çıktı ve filmlerin çoğu renkli olarak yapılmaya başlandı. Ancak siyah beyaz filmin zamanla alakası olmadığı anlaşıldı. Çoğu rengin veremediği duyguyu, atmosferi siyah beyaz tonlarıyla yakalayan film yapımcıları, siyah beyaz filmlerin tarihe karışmasını engelledi. İzleyicilerin de ruhuna dokunan bu filmler gerek eskiyi anlatmak için gerekse yeniyi yorumlamak için kullanılmaya devam ediyor.
Sizin için hazırladığımız “21. Yüzyılda Çekilmiş En İyi Siyah Beyaz Filmler” listemizde yoğun atmosferi ve duygu dolu anlatımı ile birçok hikâyeye ortak olacaksınız.
1. Soğuk Savaş
Polonya'nın Oscar adayı olan ve son listeye kalan Soğuk Savaş, Ida ile başta Oscar olmak üzere pek çok ödül kazanan yönetmen Pawel Pawlikowski'nin son filmi. Pawlikowski bu filmi ile Cannes'da En İyi Yönetmen ödülünü kazandı. 1950’lerde geçen Soğuk Savaş; iki müzisyen arasında Soğuk Savaş yıllarında geçen ve Stalinist Polonya’dan Berlin’e, Yugoslavya’dan bohem Paris’in gece kulüplerine uzanan tutkulu bir aşkı anlatıyor. Zula ve Wiktor, İkinci Dünya Savaşı sonrasında harabeye dönen Polonya’da karşılaşır. Farklı geçmişlere ve karakterlere sahip olan kahramanlarımız birbiriyle pek de anlaşamayacak tiplerdir ama kader yollarını ayrılmayacak şekilde birbirine bağlamıştır. Zamanda sıçrayarak ilerleyen hikâye, melankolik bir hava, siyah-beyaz görüntüler ve tutkulu bir aşkı izleyiciye sunuyor.
2. Pamuk Prenses
Bir grup boğa güreşçisi cüce amnesia(unutkanlık) hastalığına sahip genç bir kadının hayatını kurtarır. Ona bakmaya karar veren ekip çok geçmeden görür ki, genç kadının boğa güreşine doğal bir yatkınlığı vardır. Genç kadın adını veya nereden geldiğini hatırlamamaktadır, bu yüzden cüceler ona Blancanieves (Pamuk Prenses) ismini verir. Onların farkında olmadığı gerçek ise şudur, genç kadın ünlü bir matador olan Antonio Villalta’nın kızıdır ve adı Carmen’dir. Annesini doğumda kaybeden Carmen, babası ise kariyer bitiren bir kaza sonucu kötürüm kalmıştır.
Pamuk Prenses masalının yeniden yorumlanması gözler önüne seriliyor.
3. Gece Yarısı Sokakta Tek Başına Bir Kız
Bad City adındaki hayali bir İran kentinde yaşayan bir vampir, insanları birer birer avlamaktadır. Ancak Drakula kostümlü Arash ile karşılaşınca, ondan çok hoşlanır. Arash ise uyuşturucu bağımlısı babasının borcunu ödemek ve hayatını kazanmak için zengin bir ailenin bahçıvanı olarak çalışır. Gerçek bir vampirle, vampir kostümü içinde karşılaşan Arash’ın hayatı değişmek üzeredir. İsmini açıklamayan genç vampir kadın ise “kötü” olarak nitelendirdiği insanları avlamayı bir görev olarak benimsemiştir.
4. The Lighthouse
Sis düdüğünün havayı doldurduğu, 19. Yüzyıl İngiltere’sinde eskiden oduncu olan Eprahim Winslow ve ağarmış saçları ile deniz feneri bekçisi Thomas Wake, gri bir adaya adım atarlar. Dört hafta boyunca bu deniz fenerinde birbirlerinden başka kimse olmayacak adada, konuşmayı çok sevmeyen bu iki adamı zor şartlar ve ağır bir iş beklemektedir. Fakat zaman geçtikçe akli dengelerini kaybetmemeye çalışan bu iki adam zihinlerinin oluşturduğu bir hapishaneden kaçmanın yolunu arayacaktır.
5. Roma
Film, yönetmenin 1960'larda ve 70'lerde Meksiko'da büyüdüğü yıllarda bölgede yaşanan olaylara dayanıyor. Siyah beyaz olarak filme çekilen Roma, 1970'lerin başında, Mexico'daki Roma mahallesinde geçiyor ve kişisel, sosyal ve politik çekişmeler sırasında bir ailenin dengesini korumaya çalışmasını konu alıyor. Orta sınıf bir ailenin evinde hizmetçilik yapan Cleo'yu merkezine alan filmde, aile evde yaşanan değişikliklerle boğuşurken, sokaklarda ise Meksika hükümetin desteklediği milisler ve öğrenci göstericiler arasında büyük bir çatışma vardır. Film, Venedik Film Festivali'nde prömiyer yapmış ve En İyi Film dalında Altın Aslan ödülü kazanmıştır.
6. Kontrol
Efsanevi punk grubu Joy Division'un heyecan ve hüzün dolu hikayesi...
Ian Curtis adlı genç müzisyen dönemin ve punk tarihinin en ünlü grubu olan Sex Pistols'ın bir konserinden çıktıktan sonra, aynı tarz müzik yapmaya karar verir ve Joy Division adlı grubu kurar. Curtis'in liderliğindeki bu yeni punk grubu kısa sürede Manchester müzik piyasasını etkileyecektir. Bir anda yükselen ve 24 yaşında intihar eden Ian Curtis'in hikayesi eşi Debbie Curtis'in anıları eşliğinde anlatılıyor.
7. Nebraska
Huysuz, oldukça yaşlı ve alkolik bir baba büyük piyangoyu kazandığına dair bir mektup alır. Büyük ödülü almak üzere uzun bir yolculuğa çıkacaktır. Siyah beyaz çekimlerle dört eyaleti geçerek yolda pek iyi anlaşamasalarda oğlu eşlik edecektir. Nebraska aile hayatının hikayelerini, Amerika’nın kalbinden anlatıyor.
8. Yılanın Kucağında
20. yüzyılın başlarında Amazon havzasında halkından ayrı düştükten sonra tek başına yaşayan Karamakate, bir gün Theo adlı Alman bir gezginle karşılaşır. Ölümcül derecede hasta olan Avrupalı'yı iyileştirecek tek yol, Yakruna adlı nadir bulunan bir bitkidir. Yakruna'yı bulmak için yola çıkan Karamakate, Theo ve Theo'nun yardımcısı Manduca Kolombiya'nın içlerinde birçok farklı olayla karşılaşacaktır. Bu yolculuktan 30 yıl sonra Amerikalı bir başka gezgin olan Evan da Karamakate'den Yakruna'yı bulmasını isteyecektir.
9. Frantz
1. Dünya Savaşı yeni bitmiş, yenik devletlerden Almanya için zor bir süreç başlamıştır. Savaşın sadece maddi değil, manevi kayıpları da büyüktür. Quedlinburg kasabasında yaşayan Anna (Paula Beer), Fransız cephesinde nişanlısı Frantz'ı kaybetmenin üzüntüsünü henüz atlatabilmiş değildir. Günün birinde kasabaya gelen bir Fransız, Adrien Rivoire (Pierre Niney), Frantz'ın Paris'te yaşadığı günlerden tanıdığı çok yakın bir arkadaşı olduğunu söyler ve kısa zamanda hem Anna'nın, hem de aynı evde yaşadığı Frantz'ın anne ve babasının yakın dostu olur. Ancak genç adamın söyleyemedikleri de vardır ve bunlar, Anna'nın hayatını tamamen değiştirecektir.
10. Orada Olmayan Adam
1949 yazında geçen film, küçük bir Kuzey California kasabası Santa Rosa'da berberlik yapan adamın hikayesini odağına alıyor.