Steven Spielberg'in Akıl Uçuran Filmleri

Steven Spielberg'ün son şaheseri 'Başlat: Ready, Player One', hem görsel efektleri hem de hayal gücümüzü sonuna kadar zorlayan kurgusuyla şüphesiz 2018 yılını şenlendirdi. 2045 yılında geçen Steven Spielberg imzalı bilim kurgu filmi, OASIS isimli bir sanal gerçeklik oyununun dahi mucidinin ölmesiyle başlayan güç mücadelesini konu alıyor. 

Sevilen çocuk kitabı yazarı Roald Dahl'ın aynı isimli kitabından uyarlanan 'The BFG', Steven Spielberg'ün uçsuz bucaksız hayal gücüyle daha da renklenmiş bir fantastik film.  "Vejetaryen" olup artık insan yememeye karar veren sevimli dev BFG ve yetimhanede yaşayan küçük kız Sophie'nin sıcacık hikayesinin anlatıldığı bu film, yönetmenin film tarzının bir hayli uzağında olsa da, Steven Spielberg yine yapmış yapacağını dedirtiyor.

Steven Spielberg tarafından sinemaya uyarlanan 'Azınlık Raporu', zekice hikayesi ve Tom Cruise'un başarılı oyunculuğuyla aklımızı başımızdan alıyor. Aksiyon ve bilim-kurguyu bir güzel harmanlayan bu Spielberg filmi, iyi işlenmiş kurgusuyla birçok bilim-kurgu filminin de senaryosunu etkilemiş. Ayrıca, kadrosunda Tom Cruise dışında Kathryn Morris ve Colin Farrel da yer alıyor.

Yapımcıları arasında Stanley Kübrick gibi bir dahi yönetmeni daha barındıran unutulmaz film 'Yapay Zeka', yine bir Spielberg bilim kurgusu. Başroldeki çocuk oyuncu Haley Hoel Osment'in başarılı performansı ve filmin yarattığı unutulmaz atmosferle "En İyi Bilim Kurgu Filmleri" listelerinde ilk sıralarda yer alan 'Yapay Zeka', 2001 yılında çekilmiş olmasına rağmen, içinde yaşadığımız devri çok iyi tahlil etmiş olmasıyla da aklımızı uçuruyor. 

Bilim kurgu filmleri kadar savaş filmleriyle de aklımızı almayı başaran efsanevi yönetmen Steven Spielberg'ün en bilinen filmlerindendir "Er Ryan'ı Kurtarmak" şüphesiz... Kadrosunda Tom Hanks, Matt Damon, Vin Diesel ve Tom Sizemore gibi ünlü oyuncuların bulunduğu bu Spielberg filmi, özellikle vuruculukta tavan yapmış ilk 25 dakikasıyla hafızalara kazınmıştır. Duygu yüklü olduğu kadar da kanlı geçen film, bir 2. Dünya Savaşı hikayesini konu alıyor. Amerikan sinema tarihinde 2. Dünya Savaşı'yla ilgili birçok film çekilmiş olsa da, Spielberg'ün akıl uçuran filmi "Er Ryan'ı Kurtarmak" bugün hala etkileyiciliğini koruyor. 

Başrollerinde Liam Neeson, Ben Kingsley ve Ralph Fiennes gibi isimlerin yer aldığı Spielberg'ün gerçek şaheserlerinden biri olan 'Schindler'in Listesi', vizyona girdiği sene Akademi, BAFTA, Altın Küre ve Grammy ödül törenlerini yıkıp geçmişti. "Anlatılmaz izlenir!" bir film olan Schindler'in Listesi, 2. Dünya Savaşı'nda Naziler'in binlerce Polonya Yahudisine uyguladığı soykırımın Oskar Schindler tarafından sonlandırılmasının hikayesini konu alıyor. ABD Ulusal Film Arşivi'nce de "kültürel,tarihi ve estetik olarak önemli" görülen film, Kongre Kütüphanesi'nde muhafaza edilmektedir.

Steven Spielberg'ü, 'Jurassic Park' serisiyle anmadan geçmeyelim istedik.  Yarattığı fantastik dünyayla bir nesli etkilemiş, seneler sonra hala filmdeki T-Rex isimli dev dinazorun şehir meydanlarına heykelleri dikilebiliyor ve oyuncakları satabiliyorsa bu film pek tabii efsane olmuştur. Steven Spielberg'ün inanılmaz yeteneği, azmi ve çok yönlülüğü, görsel efekt bakımından oldukça zengin ve zamanına göre de pahalı bir yapım olan 'Jurassic Park'la aynı yıl içinde 'Schindler'ın Listesi' gibi bir başka sinema klasiğini de çekebilmiş olmasından anlaşılabilir.

Spielberg'ün ne kadar büyük bir yönetmen olduğunun bir başka kanıtı da şüphesiz 'E.T.' filmi. Uzayı ve uzaylıları giderek daha fazla merak eden toplumu iyi tahlil edebilmiş olan Spielberg, hayatımıza sempatik uzaylı E.T.'yi kattığında yıl henüz 1982'ydi. Başrollerinde Drew Barrymore, Henry Thomas ve Dee Wallace gibi isimlerin bulunduğu uzaylı arkadaşımız E.T.'nin sıradışı macerasını anlatan bu bilim kurgu filmi, E.T.'nin bir yanlışlık sonucu Dünya'da mahsur kalmasını ve Elliot isminde 10 yaşındaki bir çocuk tarafından misafir edilmesini anlatıyor.

Bilim kurgu, savaş, dram... Hepsinde başarısını kanıtlamış ve kanıtlıyor olan yönetmenin bir de komedi türünde bir filmi var ki, tam bir sinema şöleni. İlk çıktığı zamanlarda finansal olarak başarı elde edemeyen, Pearl Harbor'ın Los Angeles halkı üzerindeki etkilerini anlatan kara mizah türündeki filmin değeri sonradan anlaşıldı ve hatta "kült" olarak değerlendirilmeye başlandı. Vizyona girdiği sene Akademi Ödülleri'ne de aday oldu fakat aday olduğu 3 kategoride de ödüle kavuşamadı. Yine de "Spielberg'ün tarzını bir de komedi filminde göreyim." diyenler, '1941'i çekinmeden izleyebilirler.

Yine alışıldık ama senaryosu dolayısıyla beklenmedik bir Steven Spielberg filmi. Başrolünde  Richard Dreyfuss, François Truffaut, Teri Garr gibi isimleri barındıran 'Üçüncü Türden Yakınlaşmalar', aslında bilim-kurgu sinemasında bir devrim yaratmış da bir film. Vizyona girdiği 1977 yılına kadar benzer türdeki filmlerde kötü niyetli ve saldırgan lanse edilen uzaylılar, Spielberg'ün bu filminde ilk kez dost canlısı ve sevimli bir şekilde nitelenmiştir. 'E.T.' ve 'Üçüncü Türden Yakınlaşmalar' gibi filmler Steven Spielberg'ün bir uzaylı sempatizanı olduğuna dair de birer kanıt:)

Yalnızca 2 notadan oluşan ürkütücü müziğini duyar duymaz tüylerimizin ürpermesine sebep olan, gerilim türünde klasik olmuş bir başka Spielberg başyapıtı. Turistin bol olduğu küçük tatil beldesi Amity Adası'nın, devasa beyaz bir köpekbalığı tarafından sık sık ziyaret edilmeye başlamasını konu alan 'Jaws', gerçekçi sahneleriyle aklımızı başımızdan almıştı!