Tuhaf Kabuslara Benzeyen Filmler
Tuhaf kabuslara benzeyen en iyi filmleri sizler için derledik!
Bazı filmler, görsel anlatımın sınırlarını zorlayarak izleyicinin ne deneyimlediğini sorgulamasına neden olabilecek tuhaf, rüya gibi imgeler sunar. "hasta rüya" (fever dream) terimi, özellikle garip filmleri tanımlamak için sıkça kullanılır; çünkü hastalık nedeniyle görülen rüyalar genellikle olağanüstü ve gerçeküstü görüntüler içerir. Nitekim, James Cameron’ın ateşli bir rüya sırasında T-800’ün parıldayan krom kafatası fikrini bulduğu söylenir, bu da böyle bir tanımın her zaman olumsuz bir anlam taşımadığını gösterir.
Hasta rüya filmleri, doğrudan iyi ya da kötü olarak nitelendirilemez; bazıları, halüsinasyon gibi görselleri, kafa karıştırıcı kurgu seçimlerini ve yabancılaştırıcı anlatı değişimlerini diğerlerinden daha iyi yönetir. Ancak kesin olan bir şey var ki, bu filmler her zaman unutulmazdır. İster psikedelik korku filmleri olsun, ister sıra dışı animasyon yapımları, rüya gibi filmler her zaman izleyicinin zihninde uzun süre yer eder.
İşte sizin için seçtiğimiz tuhaf kabus hissi veren filmler!
1. Mandy
Birbirine aşık Red ve Mandy çifti, ormandaki küçük bir kulübede yaşamaktadır. Hayatlarındaki her şey yolundayken, yaşamları adeta en korkunç kabuslarından fırlayan bir tarikat yüzünden altüst olur. Bu tarikatın lideri Mandy’yi gözüne kestirmiştir. Verdiği bir emirle tarikat üyeleri çiftin evine baskın düzenleyerek Mandy'yi götürür. Onlar Mandy'nin bedenine ve ruhuna sahip olmak için korkunç şeyler yaparlarken, Red de yapılanlara tanıklık etmiştir. Bir intikam yemini edip karısına yapılanların öcünü almaya karar veren Red’in tek bir amacı vardır: Bu korkunç tarikatın hasta ruhlu liderini yakalamak ve hayatının aşkına yaptıkları korkunç şeylerin bedelini ona ödetmek.
2. Foodfight!
Orijinal İsmi: Foodfight!
Kötü Brand X kapanış saatinden sonra süpermarkete dalar ve olaylar gelişir.
3. The Lighthouse
Orijinal İsmi: The Lighthouse
Sis düdüğünün havayı doldurduğu, 19. Yüzyıl İngiltere’sinde eskiden oduncu olan Eprahim Winslow ve ağarmış saçları ile deniz feneri bekçisi Thomas Wake, gri bir adaya adım atarlar. Dört hafta boyunca bu deniz fenerinde birbirlerinden başka kimse olmayacak adada, konuşmayı çok sevmeyen bu iki adamı zor şartlar ve ağır bir iş beklemektedir. Fakat zaman geçtikçe akli dengelerini kaybetmemeye çalışan bu iki adam zihinlerinin oluşturduğu bir hapishaneden kaçmanın yolunu arayacaktır.
4. Sorry to Bother You
Günümüz dünyasının alternatif bir versiyonunda geçen hikâyede, işinde özgüven eksikliği yaşayan siyah bir tele pazarlamacının, başka bir siyah iş arkadaşından aldığı "Telefonda beyaz biriymişsin gibi konuşmalısın!" öğüdünü tutmasıyla çığrından çıkan olaylar konu ediliyor.
5. Çılgın Tanrı
"Jurassic Park", "Starship Troopers", "Yıldız Savaşları" ,"Robocop" gibi filmlerle efsaneleşmiş görsel efekt ve stop-motion ustası Phill Tippett’ın tutku projesi "Çılgın Tanrı", canavarların ve çatlak bilim adamlarının dünyasında geçen, karanlık ve gerçeküstü bir kâbus.
6. Eraserhead
Sinema tarihinin en orjinal filmlerinden birisi olan film, David Lynch'in ilk uzun metraj filmidir. Dev makinelerin çalıştığı dumanlarla kaplı bir evrende geçen filmde Jack Nance'in canlandırdığı Henry Spencer'ın özürlü kız arkadaşı olan Mary X'den mutant bir çocuğu olur. Bu öykü etrafında ilerleyen film, 30 dakika boyunca Spencer'ın kabusuna bizi davet eder. Bir sürü rahatsız edici imge, izleyicinin algısını allak bullak eden bir ses bandı ve siyah-beyaz görüntüleriyle, 'Eraserhead' bir deneysel sinema başyapıtıdır. Filmde fantastik görüntüler çoğunluktadır.
7. Derinin Altında
Orijinal İsmi: Under The Skin
“Biçim, doğru anlatıyı bulma çabasından yola çıkar. Bu filmin biçimine baktığınızda, gördüğünüz şey gerçekten de sıradan olmayan bir film.” Scarlett Johansson dünyaya erkek otostopçuları yakalamak için gönderilmiş bir uzaylıyı oynuyor. Ne kadar donuk ve buz gibi görünse de, dolgun kırmızı rujlu dudaklardan kürk mantosuna noir filmlerinden çıkma bir femme fatale’den çok farkı yok aslında. İskoçya’nın ıssız mahallelerinde araba süren bu seksi kadının neyin peşinde olduğu ya da kim olduğu hakkında bir fikrimiz yok. Kült filmleri ve videolarıyla tanıdığımız Jonathan Glazer uzun yıllar sonra gene tuhaf ve görselliğiyle zihin açıcı bir filmle karşımızda. Halüsinatif ve rüya gibi sıfatlarını sonuna kadar hak eden film, sosyal gerçekçi bir arkaplanda oldukça tensel ve duyusal bir biçimde sizi yavaş yavaş içine çekiyor. Michel Faber’in aynı adlı kült romanından uyarlanan film, insan olmaya ve hissetmeye dair bir meditasyon adeta.
8. House
Orijinal İsmi: Hausu
Bir grup kız büyükannlerinin evini ziyaret eder. Ancak bu eve bir iblis musallat olmuştur. Korku, komedi, sürrealizm ve psychedelic öğelerin yer aldığı film; korku ve karmaşa üzerine başarılı müzikal unsurlar da katılınca bir Japon korku klasiği.
9. Korkuyorum
Annesinin ani ölümü sonrası yumuşak huylu ama endişeli Beau, eve dönerken yapacağı destansı yolculukta en karanlık korkularıyla yüzleşecektir.
10. Gerçeğin Ötesinde
Bilim tarihinin en korkunç deneyi kontrolden çıkıyor? Araştırmacı bilim adamı Eddie Jessup başka bilinç düzeylerinin her günki hayatımız kadar gerçek olduğuna inanmaktadır. Duyuları azaltarak ve sonra da kuvvetli halusinasyon gösterici uyuşturucular kullanarak bu alternatif düzeyleri açığa çıkartmaya çalışır.