Kötü Bir Günün Sonunda İzlenebilecek En İyi 10 Film!
Karanlık bulutlarınızı dağıtmanıza yardımcı olabilecek en iyi 10 rahatlatıcı filmi sizin için derledik!
Birçok insan için film izlemek en rahatlatıcı eylemlerden biridir, çünkü onlara kendi gerçek dünya sorunlarından kaçıp sadece karakterlerin önemli olduğu kurgusal bir dünyaya dalma imkanı sunar. Çoğu kişi, sorunlardan kaçmaya olanak tanıyan filmleri "rahatlatıcı film" tanımlar. Her şeyin yolunda gideceği ve yaşadığınız her ne ise geçip gideceği hissini uyandıran, ruh halinizi bir şekilde yükselten bir film. Sizin rahatlatıcı filminiz komik de olabilir veya güçlü duyguları tetikliyor da olabilir... Kısacası gününüzü olumlu yönde değiştirmenize yardımcı olur.
İşte kötü bir gün geçiriyorsanız izleyebileceğiniz 10 en iyi film!
İyi seyirler!
1. Küçük Gün Işığım
Orijinal İsmi: Little Miss Sunshine
Hoover ailesinin her bireyi denemekten yılmayan sıcak insanlardır. Bir Volswagen minübüse doluşup ailelerinin en küçük bireyinin hayalini gerçekleştirmek için California’ya doğru yola çıkarlar. Bu üç günlük traji komik yolculuk sürprizlerle ve aile fertlerin hayal bile edemeyeceği bir sonla tamamlanacaktır. Küçük Gün Işığım bilinen kalıpları kıran bir Amerikan yol komedisi.
2. Şöhrete Bir Adım
15 yaşında, sıradan birisi olarak görünen, annesi Elaine’nin (McDormand) aşırı koruyuculuğu altında anti-sosyal bir gence dönüşmüş William’ın (Fugit) rock müzik ile ilgili yazıları Rolling Stones dergisi tarafından fark edilince, genç adam ünlü dergide yazmaya başlar. İlk görevi yükselen rock grubu Stillwater ile bir röportaj yapmaktır. William annesinin itirazlarına rağmen grubun çıkacağı turneye katılarak yeni tecrübeler yaşayacağı bir yolculuğa adım atar. Genç, özgürlük âşığı ve sevimli ‘groupie’ Penny’nin de (Hudson) yardımıyla gittikçe grupla yakınlaşır ve neredeyse onlardan biri olur. Stillwater’ın gitaristi Russell Hammond (Crudup) ile sıkı bir dostluk kuran William’ın grupla olan ilişkisi geliştikçe, yazılarındaki objektifliği azalmaya başlar. Turne sırasında, masum anti-sosyal bir genç olan William, âşık olacak, alkol, uyuşturucu ve seks ile tanışacak, hayatı tamamen değişecektir. Tutkuları ve idealleri zamanın müziği ile şekil bulan bir genç için bu tecrübenin önemi çok daha büyüktür.
3. Oyuncak Hikayesi
Buzz Lightyear adlı yeni çıkan oyuncak, Andy'e hediye edilir. Oyuncağı çok seven Andy, eski gözdesi Şerif Woody'e olan ilgisini yitirir. Bir gün Buzz yanlışlıkla pencereden aşağı uçunca, herkes Woody'nin onu öldürdüğüne inanır. Woody, kendisini kurtarabilmek için Buzz'ın arkasından giderek onu geri getirmeye karar verir. Fakat ikiliyi dış dünyada büyük tehlikelerle dolu maceralar beklemektedir.
4. Çılgın Aptal Aşk
Orijinal İsmi: Crazy Stupid Love
Kırklı yaşlarında, tutucu bir adam olan Cal Weaver’ın (Steve Carell) rüya gibi hayatı vardır: İyi bir işe, güzel bir eve, harika çocuklara sahiptir ve lise aşkıyla evlidir. Fakat eşi Emily’nin (Julianne Moore) kendisini aldattığını ve boşanmak istediğini öğrendiğinde “mükemmel” hayatı hızla tepetaklak olur. Günümüzün bekarlar dünyasında, onlarca yıldır kimseyle flört etmemiş olan Cal, sudan çıkmış balığın canlı örneğidir. Boş olduğu akşamları yerel bir barda tek başına somurtarak geçiren talihsiz adam, yakışıklı çapkın Jacob Palmer (Ryan Gosling) tarafından himayesine alınır.
5. Ferris Bueller'la Bir Gün
Orijinal İsmi: Ferris Bueller's Day Off
Ferris Bueller kendisini çok seven anne babası ve kendisini hiç sevmeyen ablası ile birlikte yaşamaktadır. Sürekli hasta numarası yaparak okula gitmemektedir. Hatta bilgisayarı ile kendi okuduğu okul olan Glenbrook Kuzey Yüksek Okulundaki müdürün bilgisayarına dahil olarak, kendisinin okula gelmediği gün sayısını azaltmaktadır. Bir gün yine okula gidemez. Okulun müdürü ondan nefret edilmekte ve serseri olarak görmektedir. Onu böyle gören başka bir insan da ablasıdır. Oysa ki kendisi ne zaman hastalansa okuldakı öğrenciler 'Ferris'i Kurtarma Fondu' bile kurarlar.
6. Tick, Tick... Boom!
Orijinal İsmi: Tick, Tick... Boom!
Jonathan Larson'ın otobiyografik oyununun beyazperde uyarlaması olan film, 1990'lı yılların New York'unda yaşayan ve müzikal besteler yapan Jon isimli bir adamın hikayesini konu ediniyor. 30. yaş gününe yaklaşmış olan Jon, sırf sahne sanatları üzerinde çalışabilmek için yanlış kariyer seçimi yapıp yapmadığı üzerine kendini sorgulamaya başlar. Bir yandan da Jon’un kariyeri için kendi kariyer hedeflerini de askıya almış olan kız arkadaşı Susan’ın baskısını da üstünde hissetmektedir. Acaba hayalleri için her şeyi bir kenara atmasına değecek midir?
7. Saksı Olmanın Faydaları
Orijinal İsmi: The Perks Of Being A Wallflower
Lise öğrencisi Charlie, bir arkadaşına ilk aşkı ile ilgili mektuplar yazar. Amerikan lise hayatına karamsar bir açıdan bakıyor. Uyuşturucu, vahşet ve kalpsiz öğrencilerin oluşturduğu lise hayatında, Charlie hala gelecekten umutlu olmaya devam ediyor.
8. Yıldız Tozu
“Stardust”ta sevdiği kadının kalbini kazanabilmek için Yvaine adlı yıldızı sönmek üzere olan bir oyuncuya yeniden hayat vermeye söz veren Tristian’ın öyküsü anlatılır. Tristian ile Yvaine beraber çıktıkları macerada Kaptan Shakespeare adlı bir korsan ve şeytani ruhlu bir cadıyla yüz yüze gelmek zorunda kalacaklardır.
9. Komşum Totoro
Tedavi gören annelerinin yanına taşınan Mei ve Satsuki, orman ruhlarını görmeye başlar. Çok geçmeden Totoro ile tanışan iki kız kardeşin hayatı, günlük olaylar ve çeşitli orman ruhuyla birlikte değişik bir hal alır.
10. Gün Doğmadan
Orijinal İsmi: Before Sunrise
Fransız yüksek lisans öğrencisi Celine (Julie Delpy) ile Amerikalı Jesse (Ethan Hawke), Budapeşte - Viyana treninde bir çiftin kavgası ile tesadüfen tanışırlar. Jesse, Celine'e, ertesi gün uçağa bineceğini ancak parası olmadığından sabaha kadar Viyana caddelerinde dolaşacağını söyler ve Celine'in kendisine eşlik etmesini ister. Viyana'da trenden inerler ve 14 saat boyunca hayatlarını derinden etkileyecek bir beraberliğe adım atarlar.