Mutlaka İzlemeniz Gereken Ryan Gosling Filmleri!
"Barbie" filmindeki performansı ile pek çoklarını şaşırtan ve büyük beğeni toplayan Ryan Gosling'in en sevdiğimiz 10 filmini listeledik!
Ryan Gosling "Not Defteri" (The Notebook) filmiyle dünya çapında üne kavuşmuş olsa da kariyeri bu filme sıkışıp kalmadı. Pek çok farklı türde filmde, birbirinden farklı karakterlere hayat veren Gosling, etkileyici performanslar ortaya koymayı bildi. Popüler ve büyük bütçeli işlerin yanı sıra bağımsız sinemadan da kopmayan oyuncu kendine sağlam adımlarla ilerlediği bir yok çizdi. "Tepetaklak Nelson" (Half Nelson) müzikal becerilerini de konuşturduğu "La La Land" filmiyle 'En İyi Erkek Oyuncu' kategorisinde Oscar adaylığı kazandı.
Bu aralar "Barbie" filmindeki Ken performansı ile gözleri tekrar üzerine çeken Gosling'in en sevdiğimiz 10 filmi bu listede.
Keyifli seyirler!
1. Aşıklar Şehri
Oyuncu olabilme hayaliyle yanıp tutuşan Mia ile klasik cazı günümüzde sürdürmeye çalışan Sebastian trafiğin sıkışık olduğu bir gün tanışırlar. İkisinin de hayallerinin gerçeğe dönüşmesi imkansız gibidir. Ancak büyük cesaret gerektiren hayalleri ve aralarında başlayan aşk, ikiliye adeta büyülü bir dünyanın kapılarını açacaktır.
2. Sürücü
Orijinal İsmi: Drive
Dublörlük yapan ve üst düzey araba kullanabildiği için geceleri de soygunlara katılan bir sürücünün yaşamını anlatıyor. Sürücünün yaşamı, komşusu Irene'nin hapisteki kocasına yardım etmeyi kabul etmesiyle daha da tehlikeli bir hal alır. Bir anda kendisini Los Angeles'ın en tehlikeli adamlarının hedef listesinde bulur. Şimdi hem kendi hayatını, hem Irene ve oğlununkini kurtarmak için yapacağı tek şey en iyi bildiği şekilde sadece araba sürmektir.
3. Gerçek Sevgili
Lars internetten tanıştığı yeni arkadaşını, erkek kardeşi Gus ve eşi Karin'e tanıştırmak ister. Tanışma için bir akşam yemeği düzenleyen evli çift, Lars ve yeni kız arkadaşını gördüklerinde gerçek bir şok yaşayacaklardır: Çünkü Lars'ın arkadaşım dediği kişi oldukça güzel bir oyuncak bebektir. Lars'ın akıl sağlığından yoğun şüpheler duyan ve komşularını durumu nasıl açıklayacaklarını kara kara düşünen Gus ve Karin bir çözüm yolu bulurlar. Lars'ı aile doktorları Dagmar Berman'a götüreceklerdir.
4. Not Defteri
Sararmış bir not defterinden anlatılan ve yıllar önceden kopup gelen bir aşk hikayesi. 40'lı yıllarda ABD, Kuzey Karolayna'daki sahil kasabası Seabrook'a genç bir kız gelir. Ailesiyle geçireceği sakin bir yazı hayal eden Allie bir karnavalda tanıştığı Noah'la yakınlaşır. Noah kızı gördüğü anda hayatını birleştirmesi gereken insan olduğunu anlar.Genç kız zengin bir ailen geldiği ve delikanlı da değirmende çalışan bir işçi olduğu halde geleceği hiç düşünmeden rüya gibi bir yaz geçirirler ve iyice aşık olurlar. II. Dünya Savaşı'nın kızıştığı bir dönemde hayat, aşıkları ayırıverir. Sevdiği kızı aklından hiç çıkarmamış olan Noah savaştan döner. Oysa Allie gönüllü olarak çalıştığı bir askeri hastanede tanıştığı Lon ile evlenmek üzeredir.
5. Aşk ve Küller
Orijinal İsmi: Blue Valentine
Film, evli bir çiftin ilişkisinin zaman içindeki evriminin portresini çiziyor.
6. Blade Runner 2049: Bıçak Sırtı
Orijinal İsmi: Blade Runner 2049
İlk filmin olaylarının üstünden 30 yıldan fazla zaman geçmişken, Los Angeles Polis Departmanı'nda görev yapan Memur K. insanlığı büyük kargaşaya sürükleyecek, hatta sonunu bile getirebilecek bir sırrı ortaya çıkarmıştır. Bir felaketi önleyebilmesi için eski ödül avcısı Rick Deckard'ı (Harrison Ford) bulup ondan bazı sorularına yanıt alması şarttır.
7. Çılgın Aptal Aşk
Orijinal İsmi: Crazy Stupid Love
Kırklı yaşlarında, tutucu bir adam olan Cal Weaver’ın rüya gibi hayatı vardır: İyi bir işe, güzel bir eve, harika çocuklara sahiptir ve lise aşkıyla evlidir. Fakat eşi Emily’nin kendisini aldattığını ve boşanmak istediğini öğrendiğinde “mükemmel” hayatı hızla tepetaklak olur. Günümüzün bekarlar dünyasında, onlarca yıldır kimseyle flört etmemiş olan Cal, sudan çıkmış balığın canlı örneğidir. Boş olduğu akşamları yerel bir barda tek başına somurtarak geçiren talihsiz adam, yakışıklı çapkın Jacob Palmer tarafından himayesine alınır. Cal’in eşini unutması ve hayatını yaşamaya başlamasını sağlama çabası içindeki Jacob, Cal’in gözünü önündeki seçeneklere açar: Flörtçü kadınlar, erkeksi içkiler ve Supercuts ya da The Gap’te bulunamayacak bir stil anlayışı. Cal ve Emily tamamen yanlış yerlerde olabilecek sevgiyi arayan yegane kişiler değildirler: Cal’in 13 yaşındaki oğlu Robbie, 17 yaşındaki çocuk bakıcısı Jessica’ya aşıktır. Jessica ise Cal için yanıp tutuşmaktadır. Hatta Jacob’ın her akşam yeni bir kadında izlediği yöntem bile, en iyi repliklerini kullanmasına rağmen Hannah’ya karşı etkisiz kalır. Jacob, Hannah’yı aklından bir türlü çıkaramamaktadır: Bunun nedeni belki de onun Jacob’ın profesyonelliğini ciddiye almayan ilk kadın olmasındandır.
8. Tepetaklak Nelson
Orijinal İsmi: Half Nelson
Dan hayatı sınıfın dışında kontrolden çıkmaktadır. Kendi içinde şeytanları ile yüzleşmektedir. Ve ciddi bi uyuşturucu problemi vardır. Ve sonunda dan dibe vurur. Bu çöküşün tanığı olan sınıftaki genç kız olan dreydir. İkil arasındapaylaşılan bu sırrı cevresinde gelişen bi dostluk başlar. Dan onu uyuşturucu satıcılarından uzak tutmaya çalışır. Fakat hayatta kalmak için ne yaparlarsa yapsınlar hayatları değişmiştir.
9. Babadan Oğula
Luke, kasaba kasaba gezerek gösterilere çıkan profesyonel bir motosikletçidir. New York’un kuzeyindeki Schenectady kasabasından geçerken eski sevgilisi Romina’nın yeni doğan bebeğinin kendisinden olduğunu öğrenir. Oğluna bakabilmek için banka soygunculuğuna bulaşan Luke’un yolu çaylak polis memuru Avery ile kesiştiğinde şiddetli bir çatışma her ikisinin de yaşamını değiştirir. On beş yıl sonra, bu karşılaşmadan habersiz olan genç oğulları, hepsini kuşaklara yayılan bir kan davasına sürükleyecektir. Parlak kadrolu, yüksek bütçeli, heyecanla beklenen bu dramatik gerilim, babalar ve oğulların, hırsızlar ve polislerin, kahramanlar ve kötü adamların, intikam ve pişmanlığın kesiştiği bir dünyayı gözler önüne seriyor.
10. Büyük Açık
Dünya ekonomisi hakkında belli bir bilgi seviyesine sahip, ancak bankacılık sektöründe yer almayan 4 kişi, 2000'li yılların ortasında yaşanan büyük ekonomik krizi önceden sezerler. Ancak gerek bankalar, gerekse hükumetler bu durumu ısrarla görmezden gelmeye devam etmektedir. Oluşan bu büyük açığı ancak her şeylerini kaybetmeyi göze alacak kadar cesur olanlar, risk almaktan korkmayanlar değerlendirebilecektir. Sonunda ya batacak, ya da muazzam paralar kazanacaklardır.