Gözden Kaçırmış Olabileceğiniz En İyi Soygun Filmleri!
İlk karesinden, heyecan verici finaline kadar dikkatimizi çeken soygun filmlerini sizler için derledik!
Suç filmlerinin alt türlerinden biri olan soygun filmleri, Hollywood tarihinin en ünlü yönetmenlerinden bazıları tarafından çok iyi ele alınan ve çok sevilen bir türdür. Vizyona girdikten sonra eleştirmenler tarafından gereğinden az değer verilen veya gişe hasılatı açısından yetersiz kalan filmleri keşfederek en beğendiklerimizi ön plana çıkardık.
İşte şimdiye kadar yapılmış en az değer verilen soygun filmleri!
İyi seyirler…
1. Amerikan Soygunu
Film, gerçekleşmiş bir olaydan esinlenen bir hikayeye sahip. Dört genç adam A.B.D. tarihinin en iddialı soygun planlarından bir tanesini gerçekleştirmeye kalkışır. Ancak bu planı yaptıktan sonra kahramanlarımız, planın üzerinde zannetikleri kadar kontrolleri olmadığını fark ederler.
2. Oyun Evi
Orijinal İsmi: House Of Games
Psikolog Margaret, kumar borcu olan müşterisine yardım etmek için tehlikeli bir oyunun içine girer.
3. Set It Off
Dört siyahi kadın yaşadıkları şehirde beş parasız kalırlar, bankalara olan borçları hat safhadadır.Bıçak kemiğe dayandığında Los Angeles' taki bir bankayı soyarlar. Hepsini düzlüğe çıkaracak para çalmalarına rağmen bu işin heyecanlı ve zevkli olduğuna karar verip seri banka soygunlarına başlarlar.
4. Gözcü
Bankada gece bekçisi olarak çalışan ve akli dengesi bozuk olan Chris, kendisine sevgi dolu ve daha iyi bir yaşam sözü veren bir adamın tuzagına düşer ve ona bankayı soymasında yardımcı olmaya ikna olur.
5. Şeytan Duymadan Önce
Orijinal İsmi: Before The Devil Knows You're Dead
Maddi zorluğa düşen borsa simsarı Andy’nin, kardeşi Hank’i anne ve babalarının sahip olduğu mücevherci dükkânını soymaya ikna etmesiyle başlayan “Şeytan Duymadan Önce”nin öyküsünde, Andy ve Hank’in şansları pek iyi gitmiyor. Andy ve Hank’in babaları, peşinde olduğu suçluların oğulları olduğundan habersizce adaletin yerini bulmasını beklerken kardeşler, Andy’nin eşi Gina ile birlikte başarısız soygun girişimlerinin tüm sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalıyorlar.
6. Komplo
Nick Wells, suç dünyasından emekli olmaya hazırdır. Kız arkadaşı Diane ile birlikte sakin ve huzurlu bir yaşama başlar ve tek tutkusu olan jazz üzerinde yoğunlaşır. Ancak iş ortağı ve arkadaşı Max'in bambaşka planları vardır. Bunları uygulamaya koymak için genç, saldırgan ve yetenekli bir hırsız olan Jack ile işbirliği yapar. İlk büyük 'işini' başarıyla yapmak isteyen Jack'in de Nick gibi tecrübeli bir iş arkadaşına ihtiyacı vardır.
7. Köpeklerin Günü
Birinci sınıf dolandırıcı Sonny ve arkadaşı Sal, Brooklyn Bankası’nı soymaya karar verirler. Bankada yaşanan küçük aksiliklerle sinirleri gerilen ikili, bankada tüm kasaların boş olmasıyla şoka girerler. Bu esnada bankanın çevresini donatan polisler karşısında ne yapacaklarını şaşıran ikili, biraz şaşkınlıktan biraz da mecburiyetten içerideki insanları rehin almak zorunda kalırlar. Sonrasında gelişen onlarca sürpriz olay karşısında tamamen tepkisiz kalan ikili kendilerini kısa zaman içerisinde hem suçlu hem de kahraman olarak görme şansına erişirler.
8. Kapışma
Çaylak lisanssız boks organizatörleri Turkish ve ortağı Tommy yasadışı boks işindeki büyük isim tuğla kafayı maç için ikna ederler. Çingene Mickey maç yerine kendi kurallarıyla oynamaya başlayınca iş çığrından çıkar. Bu arada dört parmak franky ve 86 karatlık elmas londra'da kaybolmuştur. Franky'nin tuzağa düşürüldüğünü öğrenen kuzen Avi, Frakny'yi kontrol etmesi ve elması bulması için sağkoluyla Londra'ya gelir.
9. No Sudden Move
No Sudden Move, bir eve saldırı düzenlemek için tutulan üç suçluya odaklanıyor. 1955 yılının Detroit'inde yaşayan azılı suçlular, düzenledikleri saldırının ardından yaşananlardan sonra dolandırıldıklarını düşünmeye ve dönemin politik tartışmaları ile bağlantılı ayrışmalar yaşamaya başlar. Ekip, bir dosyayı çalmak üzere görevlendirilir. Ancak olay yalnızca basit bir dosyayla sınırlı değildir. Planları tamamen kötü gider ve kendilerini görevlendiren kişiyi araştırmaya başlarlar. Yaşananlar, Detroit'te yaşanan ırkçılık olaylarının ve ayaklanmaların bir parçasıdır.
10. Metrodan Kaçış
“The Taking of Pelham 1 2 3/Metrodan Kaçış”ta, Denzel Washington, sıradan günü cüretkar bir suçla, bir başka deyişle bir metro treninin kaçırılmasıyla kaosa dönüşen, New York şehri metro hareket memuru Garber’ı canlandırıyor. John Travolta ise baştan aşağı silahlı dört kişilik çetenin lideri ve beyni Ryder olarak, bir saat içinde yüklü bir fidye ödenmediği takdirde yolcuları öldürmekle tehdit eder. Ayaklarının altındaki gerilim artarken, Garber, Ryder’ı zekasıyla alt edip rehineleri kurtarabilmek için metro sistemi üzerine engin bilgisinden yararlanır. Ama Garber’ın çözemediği bir muamma vardır: Hırsızlar parayı alsalar bile, nasıl kaçabilirler ki?