- Anasayfa
- Karakterler
- Mikey
Mikey
Canlandıranlar
Cuba Gooding Jr., Amerikalı aktör. Jerry Maguire'daki Amerikan futbolu oyuncusu Rod Tidwell rolüyle ünlenmiştir. Soul şarkıcısı Cuba Gooding Sr. (1944-2017) ve Shirley Sullivan'ın çocuğu olarak The Bronx, New York'ta 1968'de doğdu. April, Omar ve Thomas adlı 3 kardeşi vardır. Omar Gooding de oyunculuk yapmaktadır. Güney Kaliforniya'da 4 ayrı lisede okudu. 1980'lerde dansçı ve filmlerdeki küçük rollerle eğlence dünyasında yerini aldı. Üç yıl boyunca klasik Japon dövüş sanatları dersi aldı. 1990'larda A Few Good Men (1992), Judgment Day (1993) gibi filmlerle adını daha fazla duyurdu. 1996 yapımı Jerry Maguire filmindeki Rod rolü, ona En İyi Yardımcı Oyuncu dalında Oscar da dahil çok sayıda ödül kazandırdı. Hemen arkasından gelen Benden Bu Kadar filminde de sanat simsarı Frank karakterini canlandırdı. Sonraki yıllarda da Pearl Harbor, Norbit, American Gangster gibi filmlerde ve birçok DVD filminde oynadı. 2018'de ilk yönetmenlik denemesini Bayou Caviar filmiyle yaşadı, filmin aynı zamanda başrolünde oynadı. 1994'ten 2014'e kadar Sara Kapfer ile evli kalan oyuncunun Spencer, Piper ve Mason adlı 3 çocuğu vardır.
Elijah Jordan Wood, Amerikalı aktör. Çocuk oyuncu olarak başladığı kariyerinde önemli filmlerde yer alan Wood, en çok Yüzüklerin Efendisi üçlemesindeki Frodo Baggins rolüyle akıllardadır. 28 Ocak 1981'de Amerika Birleşik Devletleri'nin Iowa bölgesinde dünyaya geldi. Debbie-Warren Wood çiftinin ortanca çocuğudur. Zachariah adlı bir ağabeyi, Hannah adlı bir kız kardeşi vardır. Annesinin teşvikiyle daha çocukluk çağlarında modellik yapmaya başlayan Wood, 1988 yılında ailesi ile birlikte Los Angeles'a taşınmadan önce birtakım yerel reklamlarda boy gösterdi. İlk önemli çıkışını bu taşınmanın hemen ardından bir Paula Abdul videosunda küçük bir rol alarak gerçekleştirdi. Bunu film çalışmaları takip etti. 1989'da Back to the Future 2'de küçük bir rol aldı. Ancak küçük oyuncunun dikkatleri üzerinde toplaması, 1990'da Barry Lewinson'ın 'Avalon filminde Aidan Quinn'in oğlunu canlandırmasıyla olacaktı. İlk bölümlerini Diner (1982) ve Tin Men'in oluşturduğu Baltimore üçlemesinin son filmi olan Avalon, dört dalda Oscar adayı gösterildi ve Wood da bu başarıdan nasibini aldı. Yine 1990'da çekilen Internal Affairs'ta Richard Gere ile birlikte kamera karşısına geçtikten sonra daha büyük ve önemli roller almaya başladı. Bu fırsatı Paradise filmiyle yakaladı. Paradise filminde Wood, Melanie Griffith ve Don Johnson ile birlikte kamera karşısına geçti ve ayrılmış olan çiftin yeniden biraraya gelmesini sağlayan genç Willard Young'ı canlandırdı. Filmdeki performansıyla beğeni toplayan aktörün sonraki çalışmaları, Mel Gibson ve Jamie Lee Curtis'in rol aldığı Forever Young (1992) ile aynı yıl çekilen Radio Flyer oldu. 1993’te Joseph Ruben'in yönettiği The Good Son'da Macaulay Culkin ile birlikte başrolleri paylaştı. Filmin gişe hasılatı hayli düşüktü. Bunda, izleyicilerin, Home Alone'un yaramaz ufaklığı Culkin'i bir psikopat olarak kabul edemeyişlerinin de etkisi vardı. Ancak, Wood'un filmdeki rolü, daha sonra alacağı düşünceli, iyi niyetli ve belki de biraz kafası karışık karakterlerin başlangıcı olacaktı. Aktörün bir sonraki filmi The Adventures of Huck Finn oldu. Bu filmde farklı bir karakter çizmiş olsa da, 1994 yapımı The War'daki rolüyle yine benzer tür rollere dönüş yaptı. 1994 yılında North'ta da rol aldı. Her ne kadar film çok olumsuz eleştiriler alsa, gişede büyük hüsrana uğrasa da, bu Wood'un filmdeki rolüyle olumlu puan toplamasına engel olamadı. Aktörün bir sonraki filmi olan Flipper (1996) da pek başarı gösteremedi. Ne var ki, Wood, bundan sonraki çalışması olan The Ice Storm ile şeytanın bacağını kırdı. Ang Lee'nin yönettiği film, gerek eleştirmenlerin gerek de sinemaseverlerin beğenisini topladı. Bu da, filmin genç aktörün kariyerinde önemli bir yer tutmasına sebep oldu. 1998'de Derin Darbe (Deep Impact) ve The Faculty'de rol aldı. Ticari anlamda küçümsenemeyecek başarı elde eden bu filmler, Wood'un çocuk yıldızlıktan 'etkileyici genç aktör'lüğe geçişinin de başlangıcı oldu. Bir sonraki yıl James Toback'ın Black and White filminde oynadı. Kariyerinin zirvesi, 2000'lerin başında Peter Jackson'ın çektiği Yüzüklerin Efendisi üçlemesiyle geldi. 3 filmde yüzük taşıyıcısı Hobbit Frodo Baggins rolüyle bütün dünyanın takdirini kazanırken, filmde müthiş bir oyuncu kadrosuyla çalışma şansı elde etti. 2004'te ise Jim Carrey ve Kate Winslet gibi oyuncularıyla beğeni kazanan Sil Baştan (Eternal Sunshine of the Spotless Mind) filminde Patrick karakterini canlandırdı. 2005'te Sin City'de Kevin rolünde oynadı, ayrıca Green Street Hooligans'da West Ham'la tanışan Matt Buckner rolündeydi. 2008'de The Oxford Murders, 2012'de Maniac, 2013'te Grand Piano filmlerinde oynadı. Ayrıca 2011'den 2014'e kadar yayınlanan Wilfred dizisinde Ryan karakteriyle başrolde oynadı.