- Anasayfa
- Karakterler
- Maria
Maria
Canlandıranlar
Claire Catherine Danes (Altın Küre ödülü sahibi, Emmy adayı olmuş Amerikalı oyuncu. Yaşının çok ötesinde bir zarafete ve özgüvene sahip olan Claire Danes, son yıllarda Hollywood’da kendine çok sağlam yer edinmiştir. Özellikle Shopgirl ve The Family Stone filmlerindeki performansı ile eleştirmenlerden tam not almıştır. İlk filmi, konusu 1660’lar Londra’sında geçen Silent Beauty filmidir. Terminator 3: Rise of the Machines’de de rol alan Danes, My So Called Life filmindeki Angela Chase rolü ile Altın Küre ödülü almıştır.
Lena Maria Jonna Olin, İsveçli aktris. İsveç sinemasında çok önemli bir yeri olan aktris Britta Holmberg ve aktör-yönetmen Stig Olin'in kızıdır. Babasının birçok Ingmar Bergman birçok filminde yer alma fırsatı bulması nedeniyle çocukluk yıllarında çok önemli sinema filmlerinin setlerinde, Liv Ullmann ve Bibi Andersson gibi İsveç'in en önemli oyuncularıyla uzun zaman geçirme şansı yakaladı. O dönemde ailesinin daha sıradan bir ortamla çevrelenmesini istese de bu durum, onda sinemaya karşı olumsuz bir tepki yaratmadı. İlk seçmesine, ergenlik döneminde tırmanan utangaçlığını yenebilmek için Ingmar Bergman'ın efsaneleştirdiği Royal Dramatic Theatre School'a başvurarak katıldı. Her ne kadar seçilenler arasına giremese de, usta Bergman, onda 'Yüz Yüze' ('Face to Face', 1976) filminde küçük bir rol verdi. Olin, arkasından elemelerinde başarısız olduğu Royal Theater'a girerek, genelde Shakespeare, Ibsen ve Strindberg gibi usta isimlerin klasikleşmiş oyunlarında gösterdiği performanslarla, kısa sürede İsveç çapında hatırı sayılır bir üne kavuştu. 'Tabu' (1977), 'Picassos äventyr' ('The Adventures of Picasso', 1978), 'Kärleken' ('Love', 1980), 'Gräsänklingar' ('One-Week Bachelors', 1982) gibi filmlerde bir ayağını sinemada tutmayı sürdüren Olin, peş peşe yer aldığı iki önemli Bergman filmiyle, sinema alanında uluslararası arenada da adını duyurmayı başardı: 'Fanny och Alexander' ('Fanny and Alexander', 1982) ve bir TV filmi olan 'Efter repetitionen' ('After the Rehearsal', 1984). Özellikle ikinci filmde canlandırdığı Anna karakterinde çok iyi bir performans ortaya koyan Olin'in bu başarısında, rolün bizzat onun için yazılmış olmasının da etkisi oldu. Olin, 'Efter Repetitionen'dan sonra uluslararası arenada kazandığı ün sayesinde İsveç dışından da teklifler almaya başladı. Bunlardan en önemlilerden biri, 1988 yapımı Daniel Day-Lewis ve Juliette Binoche'la birlikte rol aldığı 'Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği' (The Unbearable Lightness of Being) filmiydi. Milan Kundera'nın başyapıtından uyarlanan bu filmde, oldukça cüretkâr sahnelerde gözüken ve Kundera'nın romanda çizdiği kendini varolmanın dayanılmaz hafifliğine kaptırmış karaktere cuk oturan bir performans sergileyen Olin, filmin ABD'de gösterime girmesiyle, kendini yeni bir mecrada daha tanıtmış oldu. Daha büyük bütçeli filmlerden de rol teklifleri almaya başlamıştı, bu da doğal olarak daha çok vitrinde olması anlamına gelecekti. 1989'da rol aldığı 'Enemies: A Love Story'de yine özgürlüğüne düşkün bir karakter canlandıran Olin En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Oscar'a aday gösterildi. Herkes, tam Hollywood kendine yeni bir yıldız mı buldu derken, Robert Redford'la birlikte rol aldığı bir modern zaman 'Casablanca'sı olan 'Havana'nın her anlamda batan bir film olmasıyla, Olin'in yıldızı daha fazla parlamadı. Bu filmden sonra rol aldığı 'Mr. Jones' (1993) ve 'Romeo Is Bleeding' (1993) gibi ABD'de yapılmış filmler de, 'Lumière et compagnie' (1995), 'The Night and the Moment' (1994) gibi Avrupa prodüksiyonları da pek ses getirmedi. Evliliği sonrası daha az projede yer alan Olin, yine de 'Polish Wedding' (1998), 'Hamilton' (1998), 'Mystery Men' (1999), 'The Ninth Gate' (1999), eşinin çektiği 'Chocolat' (2000) gibi filmlerde yardımcı rollerde akılda kalıcı karakterler canlandırmayı sürdürdü. 2003 yapımı 'Hollywood Polisleri'nde (Hollywood Homicide) Harrison Ford'la çalıştı. 2013'te Lizbon'a Gece Treni filminde Estefania'nın yaşlılık halini canlandırdı. Uzun yıllar Örjan Ramberg'le birlikte olan Olin, 1986'da ilk çocuğu Auguste Rahmberg'i dünyaya getirdi. 1994'ten beri yönetmen Lasse Hallström'le evli olan oyuncunun Tora (d. 1995) adlı bir kızı oldu. Evlendikten sonra hayatını ABD'de, Manhattan yakınlarında sürdürmektedir.
Brezilyalı oyuncu, senarist ve yazar Fernanda Torres, 15 Eylül 1965'te Rio de Janeiro'da doğdu. Oyuncu bir ailenin çocuğu olarak sanat dünyasıyla erken yaşta tanıştı. Kariyerine 1980'lerde başlayan Torres, 1986 yapımı "Love Me Forever or Never" (Eu Sei Que Vou Te Amar) filmindeki performansıyla Cannes Film Festivali'nde 'En İyi Kadın Oyuncu' ödülünü kazanarak uluslararası alanda dikkat çekti.
Torres, sinema kariyerinin yanı sıra televizyon ve tiyatro projelerinde de yer almış, aynı zamanda yazarlık yaparak köşe yazıları ve romanlar kaleme almıştır.
Imelda Mary Philomena Bernadette Staunton, kısaca Imelda Staunton, İngiliz oyuncu ve şarkıcı.
En iyi Harry Potter serisindeki Dolores Umbridge ve The Crown dizisindeki Queen Elizabeth ll rolüyle bilinen Staunton, Royal Academy of Dramatic Art’de aldığı eğitimden sonra 1976’da tiyatro ile oyunculuk kariyerine başlamıştır. Kariyeri boyunca pek çok farklı tiyatro oyunu ve müzikalde bulunan Staunton, Into the Woods, Sweeney Todd, and Gypsy gibi müzikallerde oynamıştır. 13 Olivier Ödülü’ne aday gösterilmiştir, 4 Laurence Olivier Award kazanmıştır.
Alexis Gabrielle Dziena, Amerikalı oyuncu. New York doğumlu Dziena, İrlanda, İtalya ve Polonya kökenlidir. American Academy of Dramatic Arts'da eğitim aldı.
"Without Ward", "Sister" ve "Wrong" gibi yapımlarda yer aldı.
Amber Laura Heard, ABD'li aktris ve manken. 22 Nisan 1986'da Austin, Texas'ta dünyaya geldi. Lisede tiyatro kulübünde oldukça aktifti, birkaç oyunda ve yerel reklamlarda boy gösterdi.16 yaşındayken en iyi arkadaşını trafik kazasında kaybetti, bu hayatında bir dönüm noktası oldu. 17 yaşında okulu bırakıp modellik kariyeri için New York'a gitti. Daha sonra Los Angeles'a taşındı ve sinema dünyasına adım attı. İlk rolü 2004 yapımı Friday Night Lights filmindeki Maria rolüydü. 2006 yılında All the Boys Love Mandy Lane filminde Toronto Uluslararsı Film Festivalinde yeralmıştır. Televizyondaki ilk rolü Hidden Palms adlı dizidir. 2008 de Pineapple Express filmlerinde rol almıştır. 2009 da Üveybaba da rol almıştı ve ayrıca Zombieland filmdinde de küçük bir rol almıştır. Daha sonra The Joneses ve And Soon the Darkness (2010), John Carpenter'ın (The Ward), yanı sıra Nicolas Cage ile (Drive Angry) ve Johnny Depp ile (Tutku Günlükleri) çalışma fırsatı buldu. 2009 yılında Exterminator (İmha Takımı) adlı filmde Nicki rolünü üstlenmiştir. Ayrıca Maxim dergisinin en seksi 100 kadın yarışmasında 21. sırayı aldı. 2016 yapımı Danimarkalı Kız (The Danish Girl) filminde Ulla rolünde oynadı. 2017 yapımı Adalet Birliği: Justice League filminde Mera rolüyle yer buldu. Amber Heard biseksüel olduğunu açıklamıştır. 2008 ile 2011 arasında Tasya van Ree ile birlikte oldu. Ayrılıklarının ardından Tutku Günlükleri filminde tanıştığı Johnny Depp ile birlikte olmaya başladı. 2012'de ikili nişanlandı. 3 Şubat 2015'te evlendiler. Ancak evlilikleri Ağustos 2016'da sona erdi, 2017'de resmen boşandılar. Evli olduğu dönemde Amber Heard Depp adını kullanmıştı. Boşanmasının ardından bir süre Elon Musk ile birlikte olmuştur. Ayn Rand'ın kitaplarından etkilenerek ateist olmuştur. Silahlara ve klasik araçlara meraklıdır. Ayrıca "Te amo como se aman ciertas cosa oscuras secret amante entre la sombra y el alma." yazan bir dövmeye sahip, İspanyolca yazılan dövmenin Türkçesi: "Seni seviyorum, bazı karanlık şeyleri sevmek gibi, gizli, ruh ve gölge arasında." yazarı Pablo Neruda olan sonnet 17'nin içinde geçiyor.
Rita Tushingham, İngiliz oyuncu. Küçük yaştan itibaren oyuncu olmak isteyen Tushingam, "A Taste Of Honey" filmi ile kamera önü oyunculuğa başladı. Son yıllarda "Dün Gece Soho'da" filminde ve "Ridley Road" dizisinde oynadı.
Nikolina Konstantinova Dobreva, bilinen adıyla Nina Dobrev, Bulgar asıllı Kanadalı aktris. 2009'dan beri yayında olan The Vampire Diaries dizisindeki Elena Gilbert rolüyle tanınmıştır. 1989'da Bulgaristan'ın başkenti Sofya'da doğan Dobrev, 2 yaşında ailesiyle birlikte Kanada,Toronto'ya taşınır. Sanata olan ilgisi küçük yaşta başlar. Dean Armstrong Acting'de eğitim görmeye başlayan Nina, Toronto da bir sürü ajansın ve yapımcının dikkatini çekmiştir. Fugitieve Pieces, Away From Her gibi filmlerle oyunculuğa attı. İlk önemli rolü 2006'dan 2009'a kadar sürdürdüğü Degrassi: The Next Generation dizisindeki Mia rolüydü. 2008'de Disney yapımı High School Musical filminin yapımcılarının projesi olan American Mall adlı TV filminde rol aldı. 2009 yılında ona asıl şöhretini getirecek olan Vampir Günlükleri dizisine başladı. Ian Somerhalder, Steven R. McQueen ve Paul Wesley gibi isimlerle başrolü paylaşan Dobrev bu rol sayesinde tüm dünyada tanınır bir oyuncu oldu. 2017 yapımı xXx: Return of Xander Cage filminde Becky rolünde oynadı. Bir yandan sinema çalışmaları da yapan oyuncu, 2012'de Saksı Olmanın Faydaları, 2014'te Let's Be Cops filmlerinde oynadı. Dobrev, Vampir Günlükleri'nden rol arkadaşı Ian Somerhalder ile 2011-2013 yılları arasında birliktelik yaşadı.
İlgili Filmler












































































