Harry Potter gerek kitapları gerekse filmleriyle tüm dünyada geniş bir kitle tarafından merak edilen bir çeşit fenomen. Sıradan bir İngiliz kadının geçinebilmek için öylesine yazdığı 7 kitaplık bu seri artık modern bir çocuk klasiği. İlk zamanlar çocukların itibar ettiği Harry Potter serisi ilerleyip, olgunlaştıkça büyüklerinde dikkatini çeken bir çeşit altın madeni haline geldi. Filmleri Avrupa ve ABD'de milyon dolarlık gişeler yaparken Harry Potter'i yönetebilmek için birçok prestijli yönetmen de birbiriyle yarıştı.
Tuhaf olansa tek bir yönetmenle seriyi tamamlamak yerine nerdeyse her bölümde ayrı bir yönetmenle çalışan J.K.Rowling ve telif grubu zaman zaman takdir toplarken zaman zaman olmamış nidalarıyla yuhalandı. Bu tür eserlerdeki en büyük sorun eseri ve kahramanı aşırı derecede sahiplenen grupları ne yaparsanız yapın rahatlamamanızdır. Harry Potter'da aynı sorunlarla boğuşurken sürekli yönetmen değiştirerek bütün bunların üstüne tuz biber ekti. Örneğin Azkaban Tutsağı fazlasıyla karanlık ve çocuklara uygun bulunmazken, Ateş kadehi ise kitaba sadık kalamama ve naiflikle suçlanmıştı. Açıkçası sürekli yönetmen değiştirme olayının ana nedeni anlaşılmamakla beraber serinin Zümdürüanka Yoldaşlığını'da yöneten David Yates'le devam edeceği şimdilik kesinleşmiş görünüyor.
Harry Potter serisi ilerledikçe aynen kitapta olduğu gibi belirgin bir olgunlaşma hemen seziliyor. Melez Prens'teki en belirgin fark Harry, Ron ve Hermione'nin artık ergenlik dönemiyle birlikte aşk meşk işlerine iyiden iyiye merak sarmaları. Uzun uzadıya öpüşme sahneleri, aşk yüzünden yapılan kavgalar filmde bol bol var. Hatta kitabı okuyanlar bilirler, Melez Prens serinin aksiyon dozu en düşük kitabıdır. Ama karakterler açısından dönüm noktası oluşturan ilişkiler ağı Melez Prens'le iyice belirginleşir. Hermione ve Ron artık iyiden iyiye bibirlerine yönelirken, Harry ve Ginny arasında Platonik aşk vücut bularak gerçeğe dönüşür.
Tıpkı Kitapta olduğu gibi filmde de aksiyon ve gerilimin tavan yaptığı an finalde mağara gölü içindeki saldırı sahnesi. ABD'de belli başlı bazı sahneler yüzünden 13 yaş sınırı alması gündeme gelen filmin yaşı çok küçük izleyiciler için uygun olmadığı bir gerçek. Melez prens finalinde ana karakterlerden birinin ölmesi ve bazı sahnelerin nerdeyse bir gerilim filmini aratmamasıyla Avrupa ve ABD'de şu sıralar bolca tartışılacakmış gibi görünüyor.
Çok önemli işlere imza atmamış bir yönetmen olan David Yates'in Melez Prens'le başarılı bir iş çıkardığını söylemek yerinde olur. Yönetmen serinin en sıkıcı ve aksiyonu düşük kitabından heyecan dozu yüksek ve başarılı bir aksiyon çıkarmayı başarabilmiş. Film girişindeki 15 dakikalık üç boyutlu sahnelerde gayet başarılı ve görsel olarak şık. Her zaman olduğu gibi Bellatrix rolünde Helana Bonham Carter harika. Küçük oyuncular da artık iyiden iyiye büyümüşler, şaşırmaya hazır olun.
Uzun süredir pahalı bütçelerine rağmen berbat aksiyon filmleri izleyip sinirlenen seyircileri son derece memnun edecek bir yapıt Harry Potter ve Melez Prens. Seriye gönülden bağlı gruplarda gönül rahatlığıyla gidip izleyebilirler. 3 boyutlu sahneleri dolayısıyla buna uygun teknik donanıma uygun bir sinemada izlerseniz filme haksızlık etmemiş olursunuz.
Herkese keyifli seyirler.
