1) “He’s Just Not That Into You” ya da enteresan bir şekilde Türkçeleştirilmiş adıyla “Erkekler Ne Söyler Kadınlar Ne Anlar” bir kitap uyarlaması. “Sex And The City” sayesinde popüler olan yazarlar Greg Behrendt ve Liz Tuccillo’nun yazdığı kitap ilgi görünce bir filme dönüşmesi elbette kaçınılmaz olmuş. Filmi yönetme işi de daha önceden Robin Williams’lı “Çık Aramızdan”dan hatırlanabilecek Ken Kwapis’e emanet edilmiş. Romantik komedilerle yoluna devam eden yönetmen de bu kez bol yıldızlı bir kadroyla ortaya keyifli bir romantik komedi filmi çıkarmış. Bu arada filmin oyuncularından Drew Barrymore aynı zamanda yapımcılardan birisi.
2) Filmde bir grup birbirinden bağımsız ama farklı şekillerde de birbirlerine bağlı genç insanın ilişkilerine göz atıyoruz. Kimisi her tanıştığı erkeğe aşık olup peşinden koşuyor, kimisi evlenmek için sevgilisini ikna etmeye çalışıyor, kimisi evli ama başka birine aşık oluyor, kimi evlilikten kaçıyor… Ortak nokta tabi ki ilişkiler ve insanlığın başından bu yana bir türlü tek bir çözüme bağlanamayan meseleler. Kişilerin birbirleriyle bağlantıları da film ilerledikçe ortaya çıkıyor. Birisi diğerinin iş arkadaşı, diğeri kocası, diğeri emlakçısı vs.
3) Ben Affleck (Neil), Jennifer Aniston (Beth), Drew Barrymore (Mary), Jennifer Connelly (Janine), Bradley Cooper (Ben), Scarlett Johansson (Anna) gibi birçok tanınmış oyuncuyu bünyesinde barındıran film bu anlamda keyifli bir seyirlik oluyor. Tanıdık yüzler, güzel oyunculuklar ve tanıdık durumlar. Oyuncular arasında özellikle aradan sıyrılan bir isim yok. Hepsi gerekeni yapmış denebilir ki zaten bu film de üstün performanslar isteyen bir film değil.
4) Film “seni aramıyorsa, beğendiğin kadın seninle yatmıyorsa, seninle evlenmiyorsa” gibi farklı bölümlere ayrılmış. Bu bölümlerin başında filmden bağımsız insanların tecrübelerinden yola çıkarak söyledikleri şeyler çok tanıdık ve bir o kadar da eğlenceli olmuş. Dünyanın neresinde olursanız olun ya da hangi cinsiyettenseniz fark etmiyor. Sürekli “aramış mı” diye telefonu kontrol etmeler, her mesaja “o mu” diye bakmalar, ayrılırken “ben seni hak etmiyorum” demeler vs…
5) Günümüzün teknolojik imkânlarının bir şeyleri ne kadar öldürdüğünün de altını çizen filmde kendinize ait bir şeyler bulmanız çok mümkün. Güldüğünüz yerlerin çoğunda eskiden ve belki şimdi de yaptıklarınızı görebilirsiniz. Sinemasal tadı için çok şey ne yazık ki söylenemez ancak keyifli yanı garantili bir film “Erkekler Ne Söyler Kadınlar Ne Anlar”. Daha çok kadınlara yönelik gibi olsa da film sonlara doğru erkek cephesini de etkisi altına alıyor. Ancak böyle bir mevzu için 2 saat 10 dakika biraz fazla geldi. 90 dakikadan fazlası biraz bayıltıcı olabilir. “Bir sürü hoş ve yakışıklı yıldız göreyim, şu ilişkilere bi de ben bakayım ve güleyim eğleneyim” diyorsanız aradığınız film ayağınıza geldi bile.