1) “Ölümcül İçgüdü” Fransız gangster Jacques Mesrine’nin hayat hikâyesini anlatıyor. Mesrine’nin hapisteyken yazdığı otobiyografiden yola çıkılarak çekilen film, iki bölüm halinde gösterime giriyor. (İkincisi şimdilik Mayıs başında girecek gibi görünüyor) Yapımcı ve yönetmen, bir numaralı halk düşmanı ilan edilen bir gangsterin enteresan hikayesini bir filme sıkıştırıp, harcamak istememişler. İlk filmde Mesrine’nin kendini keşfi ve efsane haline gelişini izliyoruz. Jean - François Richet’nin yönettiği filmin çekimleri 33 hafta sürmüş ve birinci ve ikinci film eş zamanlı olarak çekilmiş.
2) Hikaye 1959 Cezayir’inde savaşta görev alan asker Jacques Mersine ile başlıyor. Psikolojisi bozuk olarak ülkesine dönen Mersine, düzenli bir iş yerine arkadaşı sayesinde yasa dışı işlere bulaşarak hayatını kazanmaya başlar. İşlediği suçlarla beraber ülkenin aranan adamlarından biri olur. Bu arada da bir evlilik yapar, çocukları olur ancak işler beklendiği gibi gitmez. Hayatına giren kadınlar ve işi arasındaki dengeler için de çaba harcar. Ara ara tutuklansa da “kaçamayacağım hapishane yok” der ve bir şekilde dışarı çıkmayı başarır.
3) Filmin en büyük kozu başrol oyuncusu Vincent Cassel. Rolü için 20 kg alan Casse,l film boyunca çok iyi bir oyunculuk sergiliyor. Daha önce de “Şark Vaatleri, Ocean’s Twelve ve Raydan Çıkanlar gibi filmlerde de hünerini sergileyen oyuncu burada kendini aşıyor. Yıllara ve ortama bağlı değişimleri gayet iyi yansıtmış. Jacques Mersine karakterini baştan yaratmış neredeyse. Bu filmle beraber yıldızı daha da parlayacaktır muhtemelen. Ayrıca büyük Fransız oyuncu Gerard Depardieu ve Mesrine’nin iş ve hayat ortağını oynayan Cecile De France de filmin artıları.
4) Filmin açılışında ekranın bölündüğü karelerde birkaç saniye farkla ve bazen farklı açılardan aynı sahnenin yer alması enteresan bir görsellik sunuyor. Filmle beraber, çekildiği döneme yolculuk yaparken bir ara TRT’de 3 bölüm halinde yayınlanan mini dizilerin tadını hissettim. Tarihler ve mekanlar değiştikçe aynı karakterin farklı hikayelerini izlermiş gibi olmak mümkün.
5) Devam filmi de göz önüne alındığında uzun ancak sıkıcı olmayan, iyi oyunculuklarla döşenmiş bir film izliyorsunuz. Filmin konusunu daha önce üç aşağı beş yukarı başka filmlerde gördük, çok orijinal değil ancak bir insan hayatı için gayet enteresan ve sürükleyici bir hikâye. Sadece Vincent Cassel performansı için bile şans verilebilir.