2 Kasım 2018 haftasında 3'ü yerli toplam 7 film vizyona giriyor.
Cenk liseyi yeni bitirmiş genç bir çocuktur. Evin yükünü tek başına omuzlayan annesine yardım etmeye çalışan Cenk, yarı zamanlı çalıştığı internet kafede başkaları adına para ile oyun oynar. Fakat bir gün yeni kurulan bir takımın menajeri tarafından keşfedilince kendisini bambaşka bir dünyanın içerisinde bulur. Profesyonel oyun dünyasının içerisinde takım arkadaşları Batu, Naz, JJ, Aslan ve koçları Özer ile birlikte zorlu bir yolculuğa çıkan Cenk turnuvayı kazanmak için çabalar.
Clara ölen annesinden kendisine kalan kutunun içinde ne olduğunu öğrenebilmek için can atsa da anahtarı olmadığı merakını giderememektedir. Günün birinde büyülü bir dünyaya adım atar. Burada birbirinden değişik yaratıklar vardır. Yeni tanıştığı Phillip ile dördüncü diyara gitmeye ve anahtarı bulmaya çalışacaktır. Filmde Keira Knightley, Mackenzie Foy, Morgan Freeman ve Helen Mirren gibi birbirinden ünlü isimler yer alıyor.
Başrollerinde Murat Dalkılıç, Melis Sezen ve Serenay Aktaş'ın olduğu yapımda, aslında Makine Mühendisi olmasına rağmen animatörlük yaparak geçinen, çekingen Serdar çok uzun zamandır bir dergide çalışan Gizem'e büyük bir aşkla bağlıdır. Ancak Gizem onun var olduğundan bile haberdar değildir. En yakın arkadaşları Masal ve Batu'yla girdiği bir iddia sonucunda Gizem'le bir şekilde tanışıp onunla sevgili olabilmeyi aklına koyar. Gizem'in dergide işleyeceği konu filofobi, yani aşık olma korkusudur. Bu nedenle Serdar, kendini bir filofobik biri gibi göstererek Gizem'le tanışmayı başarır. Bu çok önemli adımı atmayı başaran Serdar için işler yine de güllük gülistanlık olmaz, Gizem'in patronu Arda'nın da gözü Gizem'dedir. Bir yandan annesi Halime'nin onu bir an önce evlendirme baskısını da sürekli üzerinde hissetmektedir.
Film, Queen grubunun efsanevi solisti Freddie Mercury'nin Londra'nın Wembley Stadı'nda gerçekleşen unutulmaz 1985 Live Aid konserine giden yıllarını konu ediyor. Bohemian Rhapsody, Queen grubunun, müziğine ve klişelere meydan okuyup kuralları yıkarak dünyanın en sevilen sanatçılarından biri haline gelen Freddie Mercury'ye bir saygı duruşu niteliği taşıyor. Mercury'yi ise Mr. Robot'la tanıdığımız Rami Malek canlandırıyor.
İletişim Fakültesi'nde okuyan Kadir, 15 yıl önce kız kardeşinin anlaşılmaz bir şekilde ortadan kaybolmasının ardından cinlerle iletişime geçmeyi öğrenmiş genç bir adamdır. Bir belgesel çekimi için kadim bir köye sevgilisi Aslı ve iki diğer arkadaşıyla birlikte giden Kadir, burada yaşadığı bazı olayları köye gelmeden hemen önce yaşadıklarıyla karşılaştırınca ters giden birşeyler olduğunu anlar. Ve yıllar içinde cinlerden öğrendiklerini kullanarak gizemi çözmeye çalışır, ancak beklenmedik sürprizlerle karşılaşır.
1990'ların ortalarında yirmi genç dansçı, ormanın orta yerindeki bir yatılı okula üç günlük bir prova için gelir. Burada son bir parti yapmaya karar veren gençler, bir anda kendilerini bambaşka bir atmosferde bulur. Uyuşturucu etkisinde olduklarını fark etseler de bunu onlara kimin yaptığı belli değildir. Bir süre sonra müzikle de birlikte nevrozların etkisine girerler, bazıları cennete uçtuklarını düşünürken çoğu cehenneme adım atmıştır. Filmin yönetmen koltuğunda Gaspar Noé oturuyor.
Ünlü soprano Roxanne Coss, Güney Amerika'da zengin bir sanayici olan Hosokawa'nın davetiyle özel bir konser vermektedir. Ancak içeri sızan silahlı kişiler, içeridekileri rehin alır. Gerillalar, tutuklu olan yakınları ve diğer gerillaların salıverilmesini istemektedir. Coss ve diğer üst düzey rehineler ölüm kalım savaşının ortasında kalır, ancak gerilla-polis pazarlığı ilerledikçe, gerillalarla rehineler arasında bir bağ kurulmaya başlayacaktır. Paul Weitz'ın yönettiği film, Ann Patchett'in çok satan romanından uyarlandı ve başrolünde Julianne Moore yer alıyor.
