Rupert Sanders'ın yeni filmi Rub & Tug'da canlandıracağı role dair aldığı ağır eleştiriler, Scarlett Johansson'ın filmde yer almaktan vazgeçmesine sebep oldu.
Johansson, Rupert Sanders'ın daha önce çektiği Ghost in the Shell filminde Asyalı olması gereken bir karakteri canlandırarak, Hollywood'un "whitewashing" akımına uyduğu, yani farklı etnik kökenli bir oyuncunun oynaması gereken bir karakteri, sadece beyaz tenli olduğu için canlandıran bir oyuncu olduğuyla ilgili pek çok olumsuz eleştiri almıştı. Yeni proje Rub & Tug'da da fiziksel özelliklerine hiç uymayan bir transseksüel karakterini canlandırmaya kalkınca, sosyal medyanın ağır eleştirilerine maruz kaldı. Oyuncu her ne kadar daha önce verdiği röportajlarda bu eleştirileri ciddiye almadığını ve pek çok oyuncunun trans bireyleri canlandırabildiğini savunsa da, bugün yaptığı açıklama daha farklı oldu.
"Trans topluluğuna büyük hayranlık ve sevgi duyuyorum. Hollywood'un kucaklayıcılığına da minnettarım.” diyen ünlü oyuncu, sözlerine “Dante Tex Gill rolünü kabul etmemin ardından gündeme gelen etik sorular ışığında, projeye katılımımı saygıyla geri çekmeye karar verdim. Transseksüel insanlara dair kültürel anlayışımız ilerlemeye devam ediyor, bu topluluktan çok şey öğrendim... Özellikle de kadroda bulunmama dair ilk açıklamamın çok duyarsız olduğunu fark ettim. Dante'nin öyküsü ve bunu hayata geçirme fırsatı çok hoşuma gitmiş olsa da, neden insanların onu trans bir bireyin canlandırması gerektiğini düşündüğünü anlıyorum. Kadroyla ilgili bu eleştirel tartışmaların çıkmasından yine de memnunum, böylece filmdeki çeşitlilik ve temsil hakkında geniş bir konuşma başladı.” diyerek devam etti. Gay ve lezbiyen birliği GLAAD'ın sözcüsü Sarah Kate Ellis, Johansson'ın filmden ayrılma kararının "oyunun gidişatını değiştirdiğini" belirtti. Ayrıca bu karar transseksüel cemiyetinin pek çok mensubu tarafından da olumlu karşılandı.