“Örümcek Adam- Spider Man”, “Hulk” ve “X-Men” gibi Marvel’in bir başka efsane çizgi roman kahramanı daha serüvenlerini beyazperdeye taşıdı: “Iron Man”.
1960’larda “Iron Man” çizgi romanı yaratılırken başkarakter Tony Stark için mucit, maceraperest, girişimci, güzel kadın avcısı, filmci ve multimilyarder Howard Hughes’tan (1905-1976) esinlenilmişti. Howard Hughes’u en son “Aviator – Göklerin Hakimi” filminde Leonardo DiCaprio canlandırmıştı. Film akıllara geldiğinde uçma tutkusu başta olmak üzere birçok özelliğin aynı kaldığının farkına varmak mümkün. Bu durum çizgi roman uyarlamalarında farklı bir yer açıyor.
Filmin vizyona girmesi ile birlikte Türkçe dublaj seçeneğinin olması aslında orijinalliği sevenler için bir dezavantaj olsa gerek, zira Yaprak Dökümü dizisi oyuncularından tanıdığımız Deniz Çakır, Gwyneth Paltrow’un seslendirmesini üstlenmiş olmasına rağmen oldukça abartılı ve yavan durmasına sebep olmuş denebilir.
Başrolde Amerikan sinemasının muzip bakışlı çocuğu Robert Downey Jr. ünlü bir işadamı, Stark şirketler grubunun tek varisi ve maceraperest mucit Tony Stark olarak karşımıza çıkıyor.
Müthiş silahlarının denenmesi sırasında saldırıya uğruyor ve teröristler tarafından kaçırılıyor, yaralı halde ondan silah yapması istenirken, o kendine yoktan var edilen bir demir adam kostümü yaparak kurtulmayı başarıyor. O anda kafasında silahlarının nereye ne amaçla gittiği, ne gibi kötü emeller için kullandığı dank ediyor ve bir anda karakteri alt üst oluyor. Bir yandan da filmin kötü adamının varlığı kendini belli etmiş oluyor.
Bu konuda filmin yapımcılarını kutlamak gerek, müthiş bir mesaj veriyor izleyiciye. Bu olaydan sonra Tony kendi dünyasına dalarak, gerçek Demir Adam’ı yaratmaya başlar ki o andan itibaren asla dişlerinizi saklayamazsınız. Gerçekten insanı keyiflendiren, oldukça komik sahneler mevcut. Özellikle ilk uçma denemeleri kahkahalar attırıyor.
Aslında aksiyonu bol, vurdulu kırdılı sahneler bekleyenler biraz hayal kırıklığı yaşayabilir fakat bazıları için çok eğlenceli olacağı kesin. Peki hiç süper kahraman olur da, bir aşk hikayesi olmaz mı? Tabii ki var... Gwyneth Paltrow bu sırada, süper kahramanın sadık yardımcısı olarak, içten içe bir aşk beslemesine rağmen, asla derine inmiyor; sanki bu aşkı teğet geçiyor gibi bir hisse kapılmak mümkün. Ancak filmde kesinlikle güldürmek ön planda.
Zaten beklenen kötünün ortaya çıkışı ile birlikte klişe bir sona doğru kapılıp gidecek iken Tony ile birlikte uçmak ve Demir Adam\'ın gerçekliğini bu sahnelerde hissetmek işten bile değil. Çoğu zaman çizgi roman uyarlamaları gerçekle pek ilgisi olmayıp bilindik bir şekilde ilerlerken, Iron Man bunların içinde en gerçekçisi olarak kabul edilebilir.
Günümüze uyarlanması ve Amerika\'nın meşhur silahlarının da konu olmasının bunda elbette ki çok büyük bir payı var. Ki zaten bu tür uyarlama filmlerinde gerçekçilik aramak da yanlış olur. İzleyip pişman olmayacağınıza ve özellikle çok eğleneceğinize garanti verebilirim.