8–15 Mayıs 2008 tarihleri arasında Ankara’da gerçekleşecek 11. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali, ‘barış’ temalı bölümünü Türkiye’de tecavüze uğrayıp öldürülen Pippa Bacca’ya adıyor.
Festival, savaşın acıtan gerçekliğiyle barış umudu arasında sıkışmış öykülerin kadın gözüyle anlatıldığı “Barış Ne Zaman?” başlıklı bölümünde yer alan 7 filmle, Bacca’nın yarım kalan yürüyüşüne sinemayla destek verecek.
“Barış Gelini” projesi için 8 Mart’ta sanatçı arkadaşı Silvia Moro ile Milano’dan yola çıkan İtalyalı sanatçı Pippa Bacca’nın Türkiye’de yarım kalan yürüyüşünü Uçan Süpürge sürdürüyor. Festival, savaşa karşı barış öneren filmlerle, Bacca’nın ‘barış’ düşüne katkıda bulunmayı amaçlıyor.
“Barış Ne Zaman?” Şimdi!
Savaşın acıtan gerçekliğiyle barış umudu arasında sıkışmış öykülerin kadın gözüyle anlatıldığı filmlerden oluşan “Barış Ne Zaman?” bölümünde 3 kurmaca, 2 belgesel ve 2 kısa olmak üzere 7 film yer alıyor.
Bölümün kurmaca filmleri İran sinemasından geliyor. Bunlardan ilki İran-Irak savaşının göbeğine kamerasını yerleştiren Ensieh Shah-Hosseini’nin 2006 tarihli filmi ‘Hoşça Kal Hayat’ (Shab Bekheir Farmandeh). Karlovy Vary Film Festivali’nden ödüllü bu film, kendini öldürmek isteyen bir kadının gönüllü savaş muhabiri olmasını anlatan etkileyici bir dram.
İran sinemasının önemli isimlerinden Rakhshan Bani Etemad’ın Irak-İran savaşı döneminden bir öykü anlattığı 2005 tarihli ‘Gilaneh’ ise bir annenin cesaretini ve mücadelesini betimliyor. Etemad ayrıca festivalin konuğu olarak Ankara’ya gelecek ve filminin gösteriminde seyircileriyle sohbet edecek.
Bu bölümde yer alan bir diğer İran filmi ise ‘Şaşkın Köpekler’ (Sag-haye velgard). Marzieh Meşkini’nin 2004 yılında çektiği film, Afganistan’da savaşın yıkıcı etkisinden en çok etkilenenin çocuklar olduğu gerçeğinden yola çıkarak, anneleri hapse giren iki çocuğun yaşadıklarına odaklanıyor.
“Barış Ne Zaman” bölümünde ayrıca, savaşın gerçekliğine birebir tanıklık eden, özenle seçilmiş iki de belgesel var: ‘Çeçen Hikayesi’ (Birlyant, A Chechen Story) ve ‘İki Arada’ (Double Exposure).
Bu bölümde yer alan kısa filmlere gelince… Almanya’dan Shohreh Jandaghian’ın yönettiği ödüllü ‘Gülen Köpek’ (Smiling Dog) ile Monica Bravo’nun Londra’da, gazete okumanın, radyoda haberleri dinlemenin, televizyon izlemenin ya da en basitinden metroya binmenin bireyler üzerinde yarattığı korkuyu çarpıcı bir dille anlattığı ‘Kendi Yanıma Bile Oturmazdım’ı (I Wouldn’t Sit Next To Myself).