Walt Disney Pictures’ın aksiyon yüklü yepyeni macera filmi “Büyük Hazine: Sırlar Kitabı” (National Treasure: Book of Secrets), 2004 yılında dünya sinema hasılatı 347 milyon dolara ulaşan “Büyük Hazine”nin starları Nicolas Cage, Jon Voight, Harvey Keitel, Diane Kruger ve Justin Bartha’yı yeniden bir araya getirdi. İkinci “Büyük Hazine”nin yönetmenliğini ilkinde olduğu gibi yine Jon Turteltaub üstlenirken yapımcılığını da Jerry Bruckheimer gerçekleştirdi.
Hazine avcısı Ben Gates (Nicolas Cage) için tarih, sadece uzak geçmişin notlarını tutan kuru ve yavan kayıtlardan ibaret değildir. Tarih capcanlı, hayat dolu bir bilim dalıdır ve olağanüstü hazineler bulma olasılıklarını sunar. Tapınak Şovalyeleri’nin görkemli hazinelerini keşfettikten sonra Ben Gates artık dünyanın en ünlü hazine avcısıdır ama o kendisini “hazine avcısı” değil, “hazine koruyucusu” olarak tanımlamayı tercih eder.
“Büyük Hazine: Sırlar Kitabı”nda Ben Gates ve üniversite profesörü babası Patrick Gates’in (Jon Voight), geçmişte ABD Başkanı Lincoln’ü öldüren suikastçı John Wilkes Booth’un günlüğünden kaybolan sayfaları bulmalarından sonra gelişen olaylara tanık olacağız.
Sözkonusu günlük, suikastı yapan Booth öldürüldüğünde üzerinden çıkmıştır. Ancak günlük bulunduğunda birkaç sayfası yırtıktı ve o kayıp sayfalar bugüne kadar bulunamamıştır. Üstelik Ben ile Patrick Gates’in bulduğu eksik sayfalarda Başkan Lincoln’e düzenlenen komploya ikisinin büyükbabası Thomas Gates’in de bir şekilde suç ortaklığı yaptığı iddia edilmektedir.
Ben bu olayın ardındaki gizemi çözmek için Amerikan tarihi arşivcisi olan eski kız arkadaşı Abigail Chase (Diane Kruger) ve teknoloji dahisi ortağı Riley Poole (Justin Bartha) ile beraber çalışır. Çıkacakları bu macera onları Washington kentinin tehlikelerle dolu gizli dehlizlerinden alıp zigzaglar çizdirerek Paris, Londra ve Kuzey Amerika’nın derin bölgelerine kadar götürecektir.
Ben, Patrick, Abigail ve Rile, tarihsel akışı değiştirecek ipuçlarının ardındaki sırları çözmeye çalışırlarken hayatları da tamamen altüst olur. Dünyanın en sıkı korunan ve en esrarengiz kitabını bulmak, ardından ünlü mitolojik hazineye ulaşmak için tarihsel gerçeği arama çalışmalarını derinleştirdikçe kendileri için tehlikenin boyutu artacaktır.
Ben bu noktada babası Patrick’in karşı çıkmasına rağmen “gizli silahının” yardımına başvurur. Ben’in gizli silahı annesisidir. Babasının boşandığı ve 32 yıldır dargın olduğu linguistik profesörü Emily Appleton rolünde Oscar ödüllü Helen Mirren var. Emily de çok geçmeden entrikalar zincirinin içerisine katılır.
Ancak hazine peşindeki ekip yalnız değildir. Günlükteki kayıp sayfaları Ben’e getiren kişi olan Mitch Wilkinson’un da (Ed Harris) sırrını çözmek zorunda olduğu kendi ailevi tarihi vardır. Ancak diğerleri Amerika’nın geçmişinden bugüne gelen yarısı yanık günlük sayfasının ardındaki sırrı çözmeye çabalarken Mitch’in sadece tarihi keşfetmekten başka tutkuları da olduğu için ölümcül bir çatışmanın tam ortasına düşeceklerdir.
Walt Disney Pictures ve Jerry Bruckheimer Films’in sunduğu “National Treasure: Book of Secrets”in başrolündeki macerapest ruhlu hazine avcısı Ben Gates rolünü Oscar ödüllü dev oyuncu Nicolas Cage oynadı. Son olarak “Transformers”ta izlediğimiz çifte Oscarlı aktör Jon Voight, Ben’in huysuz mizaçlı babası Patrick Gates rolünü tekrarladı. “The Queen” filminin Oscar ödüllü yıldızı Helen Mirren ise, Patrick’in yıllar önce boşandığı eski karısı Dr. Emily Appleton rolüyle kadroya katıldı.
2004 yılında gösterime giren “National Treasure – Büyük Hazine”nin dünya hasılatının 347 milyon doları aşması, o filmin yapımcısı Jerry Bruckheimer ile yönetmeni Jon Turteltaub’a çok önemli bir mesaj göndermişti. Amerikan tarihi üzerinde odaklanan bir yapım olmasına rağmen gösterime girdiği her ülkede yoğun ilgiyle karşılanmış olması “National Treasure”in evrensel bir yapım olduğunu açıkça gösteriyordu. Bu aynı zamanda Bruckheimer ile Turteltaub’un filminin tüm dünya tarafından takdir edildiğinin de kanıtıydı.
Ünlü yapımcı film hakkında şöyle konuşuyor: “İzleyiciyi bambaşka yerlere götüren, bu yolculuk sırasında birşeyler öğrenme fırsatı veren macera filmlerini her zaman sevmişimdir. 2004 yılındaki ‘National Treasure’ öyle bir filmdi. Birbirinden ilgi çekici karakterleri olan, kimi zaman gerilim, kimi zaman mizah yüklü bir çalışmaydı. Belki de hepsinden önemlisi, çok eğlenceli bir film yapmak için Amerikan tarihinin bir sıçrama tahtası gibi kullanılmış olmasıydı. İzleyici kitleleri eğlendirilmeyi sever ama aynı zamanda birşeyler öğrenmeyi de sever.”
Bruckheimer sözlerini şöyle noktalıyor: “Şahsen ben de tarihi seven bir insanım. Ancak bildiğiniz gibi beyazperdeye sadece tarihsel olguları getirecek olursanız izleyici sıkıntıdan patlayacaktır. Buna ben de dahilim. ‘National Treasure’i yaparken gerçek macera kalıpları içerisinde izleyicinin o tarihsel olguları kendisinin keşfetmesini istedik.”
İlk filme büyük ilgi gösteren izleyicinin daha fazlasını isteyeceği ortadaydı. Bruckheimer geleneğinde ise izleyiciye sadece daha fazlasını vermek değil, daha iyisini vermek vardı. Bunu başarmak için ilk filmin yönetmeni Jon Turteltaub ile bir kez daha işbirliği yapıldı.
Aksiyon ve macera unsurlarını romantizm ve mizah ile başarılı şekilde harmanlayarak günümüz film yönetmenliğine eşine ender rastlanan boyutlar getiren Jon Turteltaub, “Charade” ve “Topkapı” gibi 60’lı yılların unutulmaz yapımlarının tadını veren çalışmalarıyla tanınan, bunu da 21. yüzyıl teknolojisini kullanarak başaran bir yönetmendi. “Büyük Hazine”nin 2004 yılında çekilen birincisini de o yönetmişti.
“Açıkçası, Büyük Hazine’ filmlerini yaparken vurgulamak istediğimiz husus, eğitici olduğu ölçüde eğlence yönü de ağır basan yapımlar olduğudur. Jon aksiyon unsurunu izleyiciye sunarken onları diken üstünde tutmayı, gerilim boyutunun içine bir miktar mizah da katmayı her zaman başarmış bir yönetmendir. Bu ince çizgide yürümenin ustası olduğunu söyleyebilirim” diyor Bruckheimer…
“National Treasure: Book of Secrets”in senaryosunu kimin yazacağı konusunda hiç duraksamayan yapımcılar, ilk filmin senaryosunu yazmış olan Marianne ve Cormac Wibberley’e bu görevi yeniden verdiler. Bu ikiliye, “Pirates of the Caribbean”, “Shrek” ve “Aladdin”den tanıdığımız Ted Elliott ile Terry Rossio da katıldı. Böylece iki farklı ekip, sürekli bir fikir “alışveriş”i sürecinde uyum içinde çalışarak ikinci filmin senaryosunu ortaya çıkarttılar.
Film yapımcılarının önem verdiği bir başka konu da, ikinci filmin konusunu ABD dışına çıkartarak diğer ülkelere de yaymak şeklindeydi. “Book of Secrets’ta ABD’nin yanısıra uluslararası mekanları tercih etmemizin iki ana sebebi vardı” diyor Turteltaub, “Birinci sebebi, devam filmini yaparken daha büyük ve daha geniş ufuklara açılma şansımız vardı. İkincisi ise, Ben Gates karakterini ABD’nin dışında görmek istedik. Böylece Fransız ve İngiliz tarihlerinin Amerika ile olan bağlantılarının nasıl olduğunu görme fırsatı bulacaktık.”
“National Treasure: Book of Secrets” projesiyle ilgili son sözleri filmin yapımcısı Jerry Bruckheimer söylüyor: “Herşey karakterlerde başlar ve biter. Elimizde heyecan verici bir senaryo olduğu ve karakterler de ilk filmde izleyicinin kalbini kazandığı için onları daha çok maceranın içine attık. Bence bu filmin en harika yanı, herkes için göz kamaştırıcı bir film olmasıdır. Entelektüel yapısı vardır ama neler olup bittiğini çocuğunuz da anlayabilir. Tatillerin ardarda geldiği yılbaşı zamanı akşam yemeğinden sonra tüm ailenizi alıp gidebileceğiniz, popcornunuzu yerken keyifli iki saat geçirerek eğleneceğiniz filmlerden birisidir. İzleyici bu filmden çıkarken anlatılan öykünün temel alındığı tarihsel olgular hakkında bazı sorular soracak. Bu filmi yapmakla onlara birşeyler öğrettiğimize ama ondan da önemlisi biraz beyin jimnastiği yaptıracak bir yolculuğa çıkarttığımıza inanıyorum.”