Paramparça

2000 de çektiği muazzam aşk filmi Temmuzda ile tanıdığımız Gurbetçi Fatih Akın kısa sürede Türkiyenin yüz aklarından oldu Duvara karşı zirve noktasıydı ki bu yapıtta dünya sinemasında da saygı duyulan bir isim oldu. O günden sonra eserleri devamlı düşüş gösterdi ki farklı arayışlara girmesinin nedenini de buna bağlıyorum.
Oscar adayı bile olamamasına rağmen altın küre alarak şaşırtan yapıtımız bırakın Akının en iyi işlerinden olmayı ilk uzun metrajını çeken bir aceminin elinden çıkmış gibi.
Diane Kruger hayatının performansını göstererek bir çok uluslar arası ödül aldı ki filmi resmen tek başına taşımış. Geri kalan hiç bir oyuncu ona bırakın yaklaşmayı eşlik bile edememiş. Hele Numan Acar'ın performansı şaka gibi bu adam nasıl 15 yıldır bu işi yapıyor şaştım. Katja dışında hiçbir karakter derinliği yok hele karşı tarafın avukatı olabilecek en çiğ kötü adam. Filmde olacağını düşündüğünüz her şey oluyor, bu kadar tahmin edilebilir ve klişe olmamalıydı. Sert ve acıklı bir öyküyü sadece Diane Kruger performansı ve karakteri üzerinden anlatmak da başlı başına bir kolaycılık.
Toplarsak Diane Kruger'un performansı dışında ne hikayesinin ağırlığını taşıyan ne önemli mesajlar verebilen nede etkileyici olabilen sadece sinir bozup Katja'nın duygularına hakim olabildiğimiz bir yapıt.
10/6