18 yaşından küçük olduğunuz için video gizlenmiştir.

Bu video bazı kullanıcılar için uygunsuz olabilir.

18 yaşından büyük müsünüz?

EVET HAYIR

İlgili Platform Sayfamıza Git

Uçurtmayı Vurmasınlar Film Konusu

Bir hikâyeyi çocukların gözüyle anlatmak sinemacıların sıkça başvurduğu bir yöntemdir. Eğer sinema bir hayal perdesiyse, yeri geldiğinde kurallarını büyüklerin koyduğu gerçek dünyanın anlamsızlığından da dem vurması gerekir. Bunu çocuklardan iyi kim yapabilir?Sinemamızın zaman içerisinde en beğenilmiş (ve şüphesiz en çok mendil ıslatmış) filmlerinden ikisi, Teyzem veUçurtmayı Vurmasınlar da aynı yöntemi kullanır. Ümit Ünal’ın senaryosundan Halit Refiğ’in sinemaya aktardığıTeyzem’in başkarakteri Müjde Ar’ın canlandırdığı Üftade’dir ama hikâyeyi yeğeni Umur’dan dinleriz. Ailesi başta olmak üzere yakın çevresi tarafından delirmeye terk edilen Üftade’yi sadece yeğeni anlamaya çalışır. Emekli astsubay üvey babasının baskısı ve tacizleri Üftade için hayatı bir nevi hapishaneye dönüştürmüştür ama kimse ona inanmaz. Kadının odasında dolaşan üvey babanın hayaletini sadece Umur’un görmesi boşuna değildir. Teyzesi daha ilk tanışmalarında onu sadece bir oyun dünyasına değil, evdeki otoriteye karşı bir ittifaka da çağırmıştır.Tunç Başaran imzalı Uçurtmayı Vurmasınlar’da ise anlatıcı bir yetişkindir ama başkarakter çocuktur. Bu kez sembolik bir hapishane söz konusu değildir; film kadınlar koğuşunda geçer. Annesiyle beraber hapis hayatı yaşayan beş yaşındaki Barış’ın en yakın arkadaşı siyasi suçlu İnci’dir. Filmin anlatısı, tahliye olduktan sonra İnci’nin Barış’la ilgili anılarını hatırlaması üzerine kuruludur ama merkezde hep çocuğun olan biteni nasıl algıladığı yer alır. Hapishane avlusuna tebeşirle çizilen bir uçurtmanın neden uçmadığını soran Barış’ın naifliği, gökyüzündeki bir uçurtmayı vurmaya çalışan hapishanedeki otoritenin saçmalığını da ortaya çıkartır.İki filmi birbirine yaklaştıran bir diğer unsur ise hem Umur hem de Barış’ın darbe dönemi çocuğu olmasıdır. 12 Mart’ın hemen ertesinde başlayan Teyzem, hikâyesinin geçtiği dönemden çok, çekildiği zamanın (1986) duygusunu, çaresizliğini yansıtır. Umur, geriye dönüp bakınca teyzesini kurtaramamanın üzüntüsünü taşır. Film bu yüzden karamsardır. Bir “12 Eylül filmi” olan Uçurtmayı Vurmasınlar çekildiği sırada ise ülkede sıkıyönetim sona ermiştir. Belki de bu yüzden Başaran’ın filmi, içerdiği tüm hüzne rağmen, geleceğe dair umutludur. – Engin Ertan
Devamını Oku