Page Eight

David Hare’nin ajan üçlemesinin ilk filmi olan eserimiz soğuk savaş sırasında çevrilen aksiyonsuz İngiliz ajan filmlerinin izinden gidiyor ve Tony Blairin başbakanlığı zamanında gerçekten yaşanmış olayları yansıtıyor perdeye tüm gerçekçiliğiyle. Başarılı oyuncu performansları güçlü arka fonu eseri bir şekilde bitirmenizi sağlasada anlatım 21. yüzyıl için çok yavaş ve sıkıcı. Hayır araya bir iki ilginç olay dizisi yada ilgi çekici bir yan hikaye koysalar belki sürükleyiciliği arttırabilirlermiş (kızının bir piçe hamile kalması ilginç değil.) ama öyle bir çaba olmayınca kısa süresine rağmen sancılı bir seyir oluyor.
10/6

Oldum olası politik ve siyasi içerik barındıran filmlerden hoşlanmamışımdır. Aceleye gelinmişliğin kurbanı oldum bu akşam ne yazık ki. Flash belleğimde üç seçenek vardı ve kumandanın tuşu bu filmi seçti. Açık konuşmak gerekirse inanılmaz derecede sıkıldım ve afakanlar tarafından yoğun bir baskıya uğradım. Senaryo zaten hiç tatmin edici değildi. Hele hele o diyaloglar beni bitirdi. Bu kadar iğrenç bir dublaj nasıl yapılır aklım almıyor. Birbirinden kopuk ve hiçbir bağlantısı olmayan konuşmalar nedeniyle zaten filme adapte olmak imkansız.

Filmin tür kısmına Gerilim ibaresi iliştirilmiş lakin uzaktan yakından alakası yok. Daha doğrusu sınıflandırabildiğim bir türü de yok. Baştan sona vakit kaybından başka hiçbirşey değildi malesef. Defalarca kendi kendime ' Yeter artık..! Tahammül etmek zorunda değilsin ' ihtarları çekmiş olsamda başlamışken hadi sonunu getireyim diye düşündüm ama yazık olsun harcadığım 102 dakikaya..

Söylemeden de geçemeyeceğim yoksa içimde kalacak. Johnny ( Yaşlı ama eski kurt başrol oyuncumuz ), tablosunu satıyor ve aldığı paraları resmen bir pazar poşetine koyarak ordan oraya elinde taşıyor. Arkadaşım insan küçük bir valiz yada ne bileyim daha şık bir çantaya koyar yahu. Üstelikte poşet beyaz. Şaka gibi yani. Rachel Weisz çok sevdiğim bir oyuncudur ki böyle basit ve ucuz bir filmde nasıl rol almış hayret ettim doğrusu. Politik film sevmiyor olabilirim ama başarılı yapımlarında hakkını veririm her zaman. Bu bağlamda kötü bir filmdi. 10 / 5