Recep ve Mehmet yazları, köylerinin yakınındaki Tavşanlı kasabasında çıraklık yapmakta olan iki köylü çocuğudur. Recep bir karpuz satıcısının, Mehmet ise bir berberin yanında çalışmaktadır. Her ikisi de sinemaya delicesine tutkundur. Bu tutkunun sonucu olarak geceleri köydeki evlerinin terkedilmiş ahırında bir yandan derme-çatma bir film projeksiyon makinası yapmaya çalışırken, diğer yandan da hayatlarını tümden değiştirecek olan rejisörlük hayalleri kurmaktadırlar. Köyün delisi Deli Ömer de çocukların bu sinema sevdasının tek tanığı ve destekçisidir. Recep bir gün, kasabada oturan ve ineklerine yedirmek için ham karpuzları toplamaya gelen Nezihe adlı, iki kız çocuğu olan dul bir kadınla tanışır. O günden sonra sık sık çay içmek veya kahvaltı etmek için bu kadının evine giden Recep, yaşça ondan büyük olan Nezihe'nin büyük kızı Nihal'e ilgi duymaya başlar. Nihal ise bu yabancı, köylü oğlan çocuğun eve girip çıkmasından bile rahatsız olmakta, ona elinden geldiğince ters davranmaktadır. Küçük kardeşi Güler ise ablasının aksine Recep'e ilgi duymakta, ancak o da bu ilgisine karşılık bulamamaktadır
Devamını Oku