Küçük Prens

Antoine deSaint-Exupery'in rçocuklardan çok büyüklere uyarılar yapan efsanevi masalı. Ve bu masalı eski zaman çocuk filmleri tadında işlemiş, hafiften de müzikal katmış çok başarılı film. Antoine deSaint-Exupery' denince içimi bir tuhaflık kaplar hep. Bildiğimiz tek hikayesi Küçük Prens olduğundan ya da onu ölümsüzleştiren bu hikaye ölmeden bir yıl önce basıldığından ya da daha gizemlisi hikayedeki pilot gibi gerçekten de 1930^larda Sahra çölüne düşüp 4 gün sonra mucize eseri Bedeviler tarafından kurtarıldığından veya hikayenin başında biz Türklere de atıf yapmasından mı bilemem. Ancak hikayedeki pilot kesinlikle Exupery'dir ve hayatın onu zorladıklarına karşı hala yaşattığı çocuk ruhuna isyan vardır hikayesinde ve Küçük Prens o kaybolmamış çocukluğu temsil eder. Biryandan da şöyle yap, şöyle ol diyen büyüklere ders verir adeta. Tilki ile yaptığı diyaloglarsa en çok aklıma kazınanları. Şirin mi şirin çocuğun uzatarak söylediği o 'No': repliği için mi izlersiniz ya da hala çocuk kalan bir parçanızı dürtsün ve Neden Ne Gerek var diye alıştığınız değerlere meydan okusun diye mi? Oyunculuklar da çok iyi hele Tilki rolünde Gene Wilder gibi bir komedi ustasını görmek ayrı keyif. Yılan kısımları canınızı sıksa da Exupery böyle bağlamış yapacak birşey yok.