Min Dit
7,3/10
(158 oy)
65
kullanıcı bu
filmi izledi
filmi izledi
100
kullanıcının
favori filmi
favori filmi
Min Dit Filminin Konusu
Film, savaş mağduru iki Kürt çocuğun hikayesini anlatıyor.
Bu filmleri de beğenebilirsiniz

Babam ve Oğlum
Dram

Kanlı Elmas
Dram, Gerilim, Aksiyon

Kabadayı
Aksiyon, Suç, Dram

Aşk Tesadüfleri Sever
Dram, Romantik

120
Tarih, Dram, Savaş

Soysuzlar Çetesi
Dram, Gerilim, Savaş

Av Mevsimi
Gizem, Suç, Gerilim

İncir Reçeli
Romantik, Dram

Issız Adam
Romantik, Dram

Sınav
Komedi, Dram

Kaybedenler Kulübü
Komedi, Dram

Organize İşler
Komedi

Pardon
Komedi, Dram

New York'ta Beş Minare
Dram

Güneşi Gördüm
Dram

Başka Dilde Aşk
Dram, Romantik

O... Çocukları
Komedi, Dram

Veda
Tarih, Dram

Ay Lav Yu
Komedi

Abimm
Dram, Komedi

Alacakaranlık
Gerilim, Korku, Dram

Gecenin Kanatları
Dram, Romantik, Suç

72. Koğuş
Dram

Memlekette Demokrasi Var
Komedi

Fırtına
Dram, Fantastik

Çanakkale Çocukları
Dram, Savaş

Saklı Hayatlar
Aile, Dram

Eve Giden Yol 1914
Tarih, Savaş, Dram

Press
Dram, Suç

Çalıntı Gözler
Tarih, Dram

Toprağın Çocukları
Dram, Tarih, Politik

Gölgeler ve Suretler
Dram, Tarih

Arapsaçı
Komedi, Suç, Dram

Gelecek Uzun Sürer
Dram

Yağmurdan Sonra
Dram

Tramvay
Dram, Korku, Suç

Takiye: Allah'ın Yolunda
Dram

Mülteci
Dram

Sophie Scholl - Son Günler
Dram, Tarih

Kayıp Özgürlük
Dram

20 Gece ve Yağmurlu Bir Gün
Dram

Büyük Oyun
Dram, Aksiyon

Sevgilim İstanbul
Dram

Ayhan Hanım
Dram, Tarih, Politik

Ajami
Suç, Dram

Benim ve Roz’un Sonbaharı
Dram

Mogadischu
Gerilim, Tarih

Sahte İtiraflar
Dram

Wenda / Kayıp
Dram, Politik

Fırça Darbesi
Dram, Politik
Hata Bildir
Listeme Ekle
veya
Yeni Liste Oluştur
Liste ismi en az 3 karakter olmalıdır!
Film Afişi

Yorumlar (86)
Sinemada politik bir dil, tabi ki hata değil. Fakat o politik dil bir perde gibi yönetmenin bakış açısını sınırlarsa sorun o zaman doğar. Aşırı politik bir dil sinemadaki sanat estetik kaygısını öldürür ve ortaya sadece tipik bir propaganda hali kalır. Yılmaz Güney bunu başarıyla yaptığı içindir ki yeri hâlâ doldurulamıyor.
Kürt sinemasının boynunda bir ilmek olan diğer husus da köy kavramıdır. Nedense aşırı bir pastoral kaygı vardır. Metropol yaşantısı daha müdahil olmamıştır Kürt sinemasına. Olanlar da Kürtçe çekilmemiştir zaten. İkisinden birinden feragat edilmiştir hep. Metropolde geçen Kürt yaşantısı hep Türkçe anlatılmış, köyde geçen Kürt yaşantısı ise estetik yoksunu olmuştur. Tabi bu hususlar Kuzeydeki Kürt yönetmenler için geçerlidir. Doğu ve Güney Kürdistanlı yönetmenler bunu hem daha estetik yapıyorlar hem de tam bir Kürt orjinli film çekiyorlar. Hûner Salem'in Vodka Lemon filmi, Bahman'ın bilimum filmleri akla ilk gelen örneklerdir.
Mîraz Bêzar'ın Min Dît filmi, yukarıda saydığım hususları kendine kaygı edinmiş gibi görünüyor. Bu açıdan sinemamıza iyi bir soluk olacaktır diye düşünüyorum. Filmdeki kurgusal geçişler çok basit, filme yakışmamış olsa da iki kavramdan kendini soyutlamaya çalışması başarılı noktasıdır. Gerçi kendisi Avrupa'da yaşayan bir Kürt yönetmen, burayla sıcak bir iletişimi yok ama yine de duyguyu vermede sekteye uğramamış.
Biri bebek üç çocuk ortada kalıverirler. Bebeğin annesi 8-10 yaşındaki kız çocuğudur artık. Pek hoş olmasa da Anadolu'da bir söz vardır "dul kalan kadına cenazede koca bakmak" diye. Mağdur, aç, açıkta bırakmama isteğini anlatır bu söz. Ama filmimizde ne örgüt, ne devlet, ne akraba, ne komşu sahip çıkıp bir tas çorba verir onlara. Ölen, öldürülen insanlığın ta kendisidir Kürt'lük ya da Türk'lük değil. Hal böyle olunca söylenecek pek birşey kalmaz artık geriye. Hele ki uluslar bazında iyiyi salt iyi kötüyü salt kötü göstererek anlatmak isterseniz meselenizi inandırıcılığınızı yitirirsiniz iyiden iyiye. ...........................
Aslında intikam fırsatı varken aynı ilkelliği göstermemiş çocuklardan başka iyi de yoktur filmde.....................
Önemli ve yaşanmış gerçeklikleri duygu sömürsü kolaycılığına düşmeden ama özellikle anne sesinden anlatılan "Zilli Kurdu" masalıyla iç burkan gerçeği yüreğinize nakşeden, ancak çocukların sahipsiz kalışını inandırıcı bir temele oturtamayan, insana bakışındaki tutarsızlık ve gereksiz Almanca dublajı nedeniyle; başarılı anlatım, harika oyunculuk, güzel müzik ve görüntülere rağmen sınıfta kalan bir film "Min dît". Ancak varlığı ne kadar inkar edilse de görülmek zorunda olunan ve halen yaşanmaya devam etmekte olan bir senaryoyu "ben gördüm" siz de görün...
bir coğrafyada kürtleri biraz anlamaya çalışıp acılarına ortak olmak gerek belki de o zaman her şey çok farklı olur,Miraz Bezar'ı kutluyorum böyle güzel bi filme imza attığı için ve emeği geçen herkesi...umarım böyle fimler yapılmaya devam ederde orda neler yaşanmış tam anlamıyla anlar ve belkide bu çaba çözüme bi nebzede olsa katkıda bulunur...